2: Yapısal Mekanik Mühendisliği

evimuzay

evimuzay ile Aklı Havada Sohbetler

2: Yapısal Mekanik Mühendisliği

evimuzay ile Aklı Havada Sohbetler

Evi Muzay ile Aklı Havada Sohbetleri'nin ikinci bölümüne hepiniz hoş geldiniz.

Welcome everyone to the second part of "Conversations with Muzay and the Dreamy Mind."

Bugün yapısal mekanik mühendisliğinden Almanca'ya pek çok şey konuşacağız.

Today we will discuss many things from structural mechanical engineering in German.

O sebeple uzatmadan hemen konuğumu tanıtmak istiyorum.

For that reason, I would like to introduce my guest without prolonging.

Bugün Ali Alper Türkarslan ile birlikteyim. Alper hoş geldin, nasılsın?

Today I am with Ali Alper Türkarslan. Alper, welcome, how are you?

Hoş buldum, teşekkür ederim. Davetin için de bu arada çok teşekkür ederim.

I'm glad to be here, thank you. Also, thank you very much for your invitation.

Ben teşekkür ederim vakit ayırdığın için. Dinleyicilerimizle kendinden biraz bahseder misin?

Thank you for taking the time. Can you tell our listeners a little about yourself?

İsmim Alper. İki senedir Roketsan'da çalışıyorum. Sobetü makine mühendisliğinden mezunum.

My name is Alper. I have been working at Roketsan for two years. I graduated in mechanical engineering.

Yapısal mekanik mühendisi olarak görev yapmaktayım.

I work as a structural mechanical engineer.

Her şeyden önce şunu çok merak ediyorum. Havacılığa olan ilgin nasıl ve ne zaman başladı?

First of all, I am very curious about this. How and when did your interest in aviation begin?

Aslında küçüklüğümde başladı diyebiliriz. İlk Flight Simulator X oyunumu oynadığım zaman kendini belli etti.

Actually, we can say it started in my childhood. It became evident when I played my first Flight Simulator X game.

Her uçağa bindiğimde, her uçak gördüğümde heyecanlanmaya başladım, fark ettim.

I realized that I started to get excited every time I boarded a plane and every time I saw a plane.

Bu Flight Simulator Windows mı?

Is this Flight Simulator for Windows?

Evet.

Yes.

Favori uçağın hangisiydi?

Which was your favorite airplane?

Benim favori uçağım sanırım 747. Oyun 747. Rokter'in kraliçesi.

My favorite airplane is probably the 747. The game 747. The queen of rockets.

Bu havacılık merakın her zaman vardı. Sonrasında makine mühendisliğine nasıl yöneldin? Tercih sebeplerin ne oldu?

You have always had this fascination with aviation. How did you later turn to mechanical engineering? What were your reasons for choosing it?

Aslında uçakların da bir kine olmasından kaynaklı. Havacılık uzay bölümü okumak da gayet mantıklı olabilirdi.

Actually, it is also due to the kind of airplanes. Studying aerospace engineering could have been quite logical as well.

Ama ben daha genel bir tercih yapmak istedim. Daha çok her makinenin işleyişini anlayabilmeyi istediğim için tabii ki bu mümkün değil maalesef ama daha genel olduğunu düşündüğüm için makine mühendisliğini tercih ettim.

But I wanted to make a more general choice. Of course, this is not possible because I wanted to understand how each machine works, but I chose mechanical engineering because I thought it was more general.

Havacılık sektöründe çalışmak var mıydı aklında bu bölümü seçerken?

Did you have the aviation industry in mind when choosing this field?

Tabii ki. Ben Türkiye'de okuyan çoğu makine mühendisliğinin aklında bunun olduğunu düşünüyorum.

Of course. I think most mechanical engineering students in Turkey have this in mind.

Tercih yaparken makineden havacılığa nasıl bir yol çizmiştin?

What path had you drawn from machinery to aviation when making your choice?

Evet.

Yes.

Yani öncelikle aldığım dersler bu alana yönelik dersler oldu.

So first of all, the courses I took were focused on this area.

Dans sürbini, insansız havarcı tasarım dersi gibi ufak giriş şeklindeki dersleri alarak başladım.

I started with small introductory courses like the uncrewed aviation design course in the dance club.

Daha sonrasında da stajlarımın yardımıyla bu alana yönelmiş oldum.

Later on, I directed myself to this field with the help of my internships.

Ama bunun dışında da bahsettiğim gibi ilgim hep devam etti.

But apart from this, as I mentioned, my interest has always continued.

Bölüme girmeden önce de insanın aklında belli fikirler oluyor ama daha çok bölüme girdikten sonra önemli ölçüde şekillendiklerini düşünüyorum.

Before entering the department, a person has certain ideas in mind, but I believe they are significantly shaped after entering the department.

Lisans süreci bu anlamda senin için nasıl geçti? Şu anki kariyerine dokunduğuna inandığın neler oldu?

How did the undergraduate process go for you in this regard? What do you believe has impacted your current career?

Öncelikle burada zaten lisans sürecim bana yaptığım işi seyredirdi diyebiliriz.

Firstly, we can say that my undergraduate process here allowed me to observe the work I do.

Gördüğüm dersler ilgimi de pekiştirdi aslında.

The courses I attended actually reinforced my interest.

Her gördüğüm ders için havacılık alanında bunun katkısı ne, havacılık alanında nerede kullanılabilir gibi düşünceler aklımda oluşmaya başladı.

For every lesson I see, thoughts started to form in my mind about what its contributions are to the field of aviation and where it can be used in aviation.

Onun dışında zaten önceden de belirttiğim gibi havacılık alanında aldığım dersler de...

Besides that, as I mentioned earlier, the courses I took in the field of aviation...

...bu alanı sevdiğimi fark etti bu alana.

...he/she noticed that I loved this area.

Lisans eğitimi sırasında karşılaştığın en büyük zorluk ve devamında çıkardığın en değerli ders ne oldu? Var mı böyle bir şey?

What was the biggest challenge you faced during your undergraduate education and what was the most valuable lesson you learned as a result? Do you have something like that?

İlk lisans hayatıma başladığım zaman ortalamam biraz kötüydü.

When I started my undergraduate life, my GPA was a bit low.

Biraz zorluklar yaşadım çünkü hazırlık sürecinden önce üniversiteye hazırlanmıştım.

I faced some difficulties because I had prepared for university before the preparation process.

İşte hazırlıkta belli bir süre boş kaldıktan sonra tekrar ders çalışma sürecine alışmak zor geldi.

It was difficult to readjust to studying again after having a certain period of being idle in preparation.

Dolayısıyla ilk zamanlarda birazcık ortamımdan düştü.

Therefore, in the beginning, I was a bit out of my environment.

O zaman biraz daha üniversite ortamına adapte olduktan sonra ortalamamı yükselttim.

Then, after adapting a bit more to the university environment, I raised my average.

Bu benim açımdan bir zorluk olmuştu.

This had been a challenge for me.

Tabii ilk başta üniversiteye ortama alışmak, nereye geldim, ne olacak, biz ne yapıyoruz gibi sorular vardı.

Of course, at first, there were questions like adjusting to the university environment, where have I come, what will happen, what are we doing.

Onun dışında hepimizin yaşadığı gibi düzenli çalışmazsam sonunda lisedeki gibi olmadığını gördüm.

Besides that, I realized that if I don't work regularly like all of us do, it won't be like it was in high school in the end.

Çok farklı bir lisedeydi.

She was in a very different high school.

Çok farklı bir evet liseydi.

It was a very different kind of yes in high school.

Hatta belki de lisede çalıştığımdan çok daha fazla çalışmak zorunda kaldım.

In fact, I had to work much harder than I did in high school.

Dolayısıyla bu benim için aslında bir ders gibi.

Therefore, this is actually a lesson for me.

Lisans ve zorluk demişken üniversitenden de bahsetmek istiyorum.

Speaking of licenses and challenges, I want to mention your university as well.

Top Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi mezunusun.

You are a graduate of the Middle East Technical University.

Diğer üniversitelerden farklı bir eğitim süreciniz olduğunu biliyorum.

I know that you have a different educational process than other universities.

Top Üniversitesi üç dönem eğitim yapıyor.

Top University conducts education in three terms.

En büyük farklarından birisi bu.

One of the biggest differences is this.

Bize sağladığı birkaç yararı var tabii ki.

Of course, it has some advantages that it provides us.

Öncelikle zorunda stajlarımız var.

First of all, we have mandatory internships.

Bunlar uzun dönem stajlar.

These are long-term internships.

Hani her üniversitede bildiğim kadarıyla zorunda staj yapmak yapıyorsunuz.

As far as I know, you are required to do an internship at every university.

Ama Top'ta üç dönem staj yapma gibi bir zorunluluğumuz var ve bu toplamda bir seneyi buluyor aslında.

But we have an obligation to do an internship for three terms in Top, which actually totals up to a year.

Bu stajlarınızda da bir şirkete, bir firmaya, Top'un önceden anlaştığı bir şirket oluyor genelde.

In these internships, it is generally a company that Top has previously agreed upon with.

Gidip orada üç ay ortam, neler olduğunu, işte insanların o süreçte neler yaşadığını göreceli olarak, göreceli olarak uzun bir süreçte görüyoruz.

Going there for three months, we see relatively what happened, how people experienced things during that process over a relatively long period.

Az da olsa biz tecrübe katıyoruz size.

We are adding some experience to you, even if it's a little.

Dolayısıyla ilk iş hayatınıza başladığınızda çalışma tecrübesi elde ederek başlıyorsunuz.

Therefore, when you first start your working life, you begin by gaining work experience.

Sıkıntı olarak belki söylenebilecek hani sıkıntı denemez belki ama yazın da okumanız gerekiyor.

It might be said as a burden, perhaps it can't even be called a burden, but you need to read it in the summer as well.

Diğer üniversitelerden farklı olarak veya yazın staj yapmanız gerekiyor.

Unlike other universities, you need to do an internship in the summer.

Dolayısıyla buna hazırlıklı olarak Top'a gelmek gerekiyor.

Therefore, it is necessary to come to the Top prepared for this.

Bu staj süreciyle alakalı tavsiyelerin var mı?

Do you have any advice regarding this internship process?

Belli ki başarılı bir süreç geçirmişsin.

It is clear that you have gone through a successful process.

Bu süreci başarılı geçirmiş biri olarak hem oradaki öğrencilere hem staj yapan veya yapacak öğrencilerine tavsiye verebilirsin.

As someone who has successfully gone through this process, you can give advice to both the students there and those who are interning or will intern.

Öncelikle ortalamayı yüksek tutmak önemli tabii ki.

First of all, it's important to keep the average high, of course.

Çünkü ortalama bazı şirketlere girmenizde etkili bir rol öğrenebiliyor.

Because the average can play an effective role in entering certain companies.

İkincisi, kendinize bir hobi veya ilgi alanı oluşturmak da önemli.

Secondly, creating a hobby or interest for yourself is also important.

Burada ne ile ilgilenebileceğinizi anlamanız açısından önemli tabii ki.

Of course, it's important to understand what you might be interested in here.

Veya hangi şirkete gitmek istediğinizi belirleyebilir bu ilgi alanınız.

Or you can specify which company you would like to go to based on this interest area.

Onun dışında normalde işte tercih ediyorsunuz şirketi.

Besides that, you usually prefer the company at work.

Şirket zaten genelde belli kontenjan seviyesi içerisinde kişisayı belli kişileri alıyor.

The company generally hires certain individuals within a specific quota level.

Yani bu rastgele tabii ki de başvurulanlar arasından umuluyor.

So this is random, of course, it is hoped among those who applied.

Üç aylık süre içerisinde hem ne istediğinizi öğrenebilirsiniz hem de neyi istemediğinizi görebilirsiniz.

In a three-month period, you can learn both what you want and what you do not want.

Girmek istediğiniz bir firmanın iç olaylarını, iç yüzünü görebilirsiniz.

You can see the internal events and the true nature of a company you want to enter.

Veya işte girmek istediğiniz firmada ne yapmak istediğinize karar verebilirsiniz.

Or you can decide what you want to do at the company you want to join.

Aslında bu da önemli bir süreç tabii ki.

Actually, this is an important process as well, of course.

Artık iş hayatına geliyorum. Roketsan'da çalışıyorsun.

I am now entering the working life. You are working at Roketsan.

Daha önce bu kurumda staj yapmış olmanın ne gibi bir faydaları oldu? Yani özellikle orada staj yapmış olmanın?

What benefits did having interned at this institution previously bring you? I mean, especially the fact that you interned there?

Benim için önceden de bahsettiğim gibi bir tecrübe sağladı bana.

It provided me with an experience, as I mentioned before.

Ben stajlarımı hep aynı birimde yaptım.

I always did my internships in the same department.

Dolayısıyla hem birime alışma açısından hem de yapılan işe adapte olma açısından

Therefore, both in terms of getting used to the unit and adapting to the work being done.

bana çok yararlı oldu.

It was very helpful to me.

Onun dışında stajın diğer bir avantajı da sizin orada çalışırken kendinizi göstermeniz ve

Another advantage of the internship is that you can showcase yourself while working there, and

bu da işe alım sürecinde size olumlu olarak bir katkı sağlaması yani bunun da.

This will also positively contribute to you in the recruitment process, meaning this as well.

Fly Simulator'dan makine mühendisliğine şimdi ise yapısal mekanik mühendisi olarak çalışıyorsun.

You worked in Fly Simulator, then as a mechanical engineer, and now you are working as a structural mechanical engineer.

Peki yapısal mekanik mühendisliği nedir?

So, what is structural mechanical engineering?

Yapısal mekanik mühendisi aslında katı mekaniği alanında çalışan bir yapının, bir parçanın dayanımını

A structural mechanical engineer actually works on the strength of a structure or a component in the field of solid mechanics.

işte bunun tasarlanmasında kritik süreç alan testlerin, analizlerin yapılmasında görevli olan mühendis diyebiliriz.

We can say that the engineer responsible for conducting the critical process tests and analyses in the design of this is the one in charge.

Yapısal mekanik mühendisi burada tasarıma da katkı sağlayabilir.

The structural mechanical engineer can also contribute to the design here.

Çünkü yaptığı işlerden birisi aslında o yapının belirli şartlara, belirli koşullar altındaki cevaplarını görmektir.

Because one of the tasks he does is actually to see the responses of that structure under certain conditions and specific circumstances.

Bu cevaplara göre de yapının optimize edilmesi, yapının belki tasarımda değişikliğe gidilmesi gibi alanlarda

Based on these answers, optimizing the structure and possibly making changes to the design are areas to consider.

size bilgi sağlayabilecek kişidir.

is the person who can provide you with information.

Dolayısıyla burada benim için önemli olan şey altında yatan fizikti.

Therefore, what is important for me here is the underlying physics.

Yani altında yatan teori idi.

So it was the underlying theory.

Yapısal mekanik mühendisi olarak bir yapının cevabını görmek, işte o alanda testler uygulamak, analiz etmek bunlar benim için zevkli şeyler tabii ki.

As a structural mechanical engineer, seeing the response of a structure, applying tests in that field, and analyzing them are certainly enjoyable things for me.

Mesela yapı dayanıklılığını, güvenliğini, performansını optimize ediyorsunuz desem doğru olur mu?

For example, would it be correct to say that you are optimizing the structural durability, safety, and performance?

Evet. Buradaki yapıdan kasıt bildiğimiz binalar değil.

Yes. The structure referred to here is not the buildings we know.

Daha çok makine mühendislerinin ilgilendiği parçalar olarak düzeltebiliriz.

We can correct it as parts that are more of interest to mechanical engineers.

Malzeme seçimi de yapısal mekanik mühendisinin yaptığı bir şey mi?

Is material selection something that a structural mechanical engineer does?

Şöyle, bazı durumlarda katkısı olabilir diye düşünüyorum ancak benim yaptığım bir iş değil.

I think it can be beneficial in some cases, however, it is not work that I do.

Malzeme genelde o işi tasarlayan kişinin yapabileceğini düşünüyorum.

I believe that the material can generally be handled by the person designing that work.

Yani seçimini onun yapabileceğini düşünüyorum.

So I think he can make his own choice.

Havacılıkla ilgilenen dinleyicilerimize bu alanı tavsiye eder misin? Tercih etsinler mi?

Would you recommend this field to our listeners who are interested in aviation? Should they choose it?

Bence edebilirler. Makine mühendisliği havacılıkta iç içe olan bir alan.

I think they can. Mechanical engineering is a field that is intertwined with aviation.

Dolayısıyla havacılık alanına atılmak isteyen, havacılık alanına girmek isteyen kişiler için tercih sebebi olabilecek bir bölüm.

Therefore, it can be a preferred field for those who want to venture into or enter the aviation sector.

Yani benim için dediğim gibi malzemelerin, makinelerin çalışma prensipleri altında yatan fizik, teori benim için merak konusu olan şeyler bunlardı.

So for me, as I said, the physics and theory underlying the principles of operation of materials and machines were the things that I was curious about.

Bu arada Almanca öğreniyorsun. Yabancı dil bilmenin çalışmakta olduğun alanın içindeki yeri, önemi nedir?

In the meantime, you are learning German. What is the role and importance of knowing a foreign language in your field of work?

Ülkemizde ve dünyada en az ikinci bir yabancı dil bilmek iş bulma şansını artırıyor tabii ki.

Knowing at least a second foreign language increases the chances of finding a job in our country and around the world, of course.

Burada insanlar veya şirketler işe alırken sizi, dil yeteneklerinizi test ederek veya bununla ilgili belgeler isteyerek sizi işe alıyorlar.

Here, people or companies hire you by testing your language skills or requesting related documents.

En önemli yanlarından birisi aslında bu. Diğeri de makine mühendisliği bildiğiniz gibi Almanların en iyi yaptığı şeylerden biri.

One of the most important aspects is actually this. The other is that mechanical engineering, as you know, is one of the things that the Germans excel at.

Dolayısıyla bu alandaki çalışmaları öğrenebilmek adına veya belki ileride Almanya'da çalışmak isteyen dinleyicilerimiz olursa onlar açısından Almanca öğrenmek tabii ki kıymetli bir olay haline geliyor.

Therefore, learning German becomes a valuable event for our listeners who may want to work in Germany in the future, in order to be able to learn about the work in this field.

Tabii ki bunların dışında da makine mühendisliğinde yabancı dilde bir sürü kaynak var.

Of course, there are many resources in foreign languages in mechanical engineering besides these.

Bazen Türkçe'de bulamadığınız kitaplar olabiliyor veya Türkçe yazılmamış makaleler olabiliyor.

Sometimes there are books that you can't find in Turkish or articles that haven't been written in Turkish.

Bunları okuyup değerlendirebilmek adına yabancı bir dil bilmeniz hatta ikinci veya devam ederseniz belki üçüncü dili bilebilmek size çok şey katacaktır diye düşünüyorum.

I believe that knowing a foreign language, and perhaps even a second or third language if you continue, will add a lot to your ability to read and evaluate these.

Kesinlikle katılıyorum. Bireysel katkıları zaten bir yana. Orijinal dilinden dil hakimiyetiyle birlikte kaynak okuyabilmek çok değerli bence.

I absolutely agree. Individual contributions aside, I think it's very valuable to be able to read sources in the original language with language proficiency.

Sonraki sorumda yıntılamış olduk aslında ama neden ikinci yabancı dili Almanca tercih ettin dedik.

In my next question, I actually quoted it, but we asked why you preferred German as your second foreign language.

Almanların makine mühendisliğindeki öncülüğünden dolayı da değil.

Nor is it because of the Germans' leadership in mechanical engineering.

Onun dışında dinlediğim müziklerin de buna etkisi var.

The music I listen to also has an impact on this.

Rammstein dinlemeyi seviyorum.

I love listening to Rammstein.

Favorim zorna senin.

My favor is a pain for you.

Bir sürü favori şarkım var ama Schwartz diyebilirim. Son albümlerinde yer alan bir şarkı.

I have a lot of favorite songs, but I can say Schwartz. It's a song from their latest album.

Bizlere mutlaka okunmalı, izlenmeli dediğin ister mesleki ister farklı bir alanda kitap, kaynak, film önerir misin?

Can you recommend a book, resource, or film that you think should definitely be read or watched, whether it’s in a professional field or a different area?

Biraz klasik olabilir ama belgeseli olarak Air Crash, Investigation diyebilirim.

It may be a bit classic, but I can say Air Crash Investigation as a documentary.

Bu arada da Uçak Kazası raporu önerilerim arasında.

In the meantime, the Plane Crash report is among my suggestions.

İkincisi, Netflix'in yeni çıkardığı bir belgesel.

The second one is a documentary recently released by Netflix.

Downfall, The Case Against Boeing.

Downfall, The Case Against Boeing.

Burada da en azından makine mühendisleri ve havacılık mühendisleri için, uçak mühendisleri için nedeni önemli olabileceğini gösterebilmesi açısından değerli bir belgesellik diyebiliriz.

We can say that it is a valuable documentation in terms of showing that it could be significant for mechanical engineers, aerospace engineers, and aircraft engineers at least here.

Yani ne kadar yanlıdır, ne kadar yönetildi bilemeyiz tabii ki ama

So we cannot know how biased it is or how much it is managed, of course, but...

buradaki hataların, burada yapılan, göz ağrıda edilen şeylerin

the mistakes here, the things done here, the things that cause eye pain

insan hayatına mal olabildiğini göstermesi açısından çok önemli.

It is very important in terms of showing that it can cost human lives.

Ek olarak, bu alanın içinde olmayan insanların da anlayabileceği bir anlatış biçimi var bence. Keyifli bir belgesel.

Additionally, I think there is a way of narrating that can be understood by people who are not in this field. It's an enjoyable documentary.

Onun dışında, dizi olarak The Office'i önerebilirim.

Apart from that, I can recommend the series The Office.

Kitap olarak da 11, 22, 63. Hem ayrıca dizisi de var, hem de kitap olarak da gayet güzeldir.

There is also a book version of 11/22/63. It is quite beautiful both as a series and as a book.

Önerilerim şu an için bu kadar.

My suggestions are only this much for now.

Çok teşekkür ederim Alper, değerli katkıların için. Çok keyifli bir sohbetti.

Thank you very much, Alper, for your valuable contributions. It was a very enjoyable conversation.

Teşekkür ederim. Öncelikle davetin için ve burada ağırladığın için.

Thank you. First of all, for your invitation and for hosting me here.

Dinlediğiniz için sizlere de çok teşekkür ediyorum.

Thank you very much for listening.

Sonraki bölümlerde görüşmek üzere, hoşça kalın.

See you in the next sections, goodbye.

Continue listening and achieve fluency faster with podcasts and the latest language learning research.