Temiz Enerji Ne Zaman?

Enerjisa Üretim

Koyu Kahve

Temiz Enerji Ne Zaman?

Koyu Kahve

Bu gazı içeren bir kap, diğer gazlara göre çok daha fazla ısınıyordu.

A container containing this gas was heating up much more than other gases.

Güneşten ayrıldığı zaman soğuması çok daha uzun sürüyordu.

It took much longer to cool down when it separated from the sun.

Bu gazdan oluşan bir atmosfer, dünyamıza yüksek bir sıcaklık verecektir.

This atmosphere made of gas will give our world a high temperature.

Bu cümleler, 1819 yılında Connecticut'da dünyaya gelen Eunice Newton Foote tarafından 1856 yılında kaleme alındı.

These sentences were written in 1856 by Eunice Newton Foote, who was born in Connecticut in 1819.

Eunice Foote, Amerikalı bir kadın bilim insanıydı.

Eunice Foote was an American female scientist.

Kendisine ilişkin bu iki özelliği söylememizin temel bir sebebi var.

There is a fundamental reason for us to mention these two qualities about him.

En söylenebilir haliyle, bilim alanı bu tarihlerde ne Amerikalılar için ne de kadınlar için çok açık alanlardı.

At its most assertive, the field of science was not a very open space for either Americans or women during these times.

Eunice Foote tarafından yazılan bu cümleler, 23 Ağustos 1856'da New York'ta gerçekleşen,

These sentences written by Eunice Foote took place on August 23, 1856, in New York.

asıl adı American Association for the Advancement of Science veya Türkçe çevresiyle bilimin ilerlemesi için Amerikan Birliği'nin 10. toplantısında okundu.

Its official name is the American Association for the Advancement of Science, or in Turkish, it was read at the 10th meeting of the American Union for the Advancement of Science.

Şu anda Seregaza etkisi olarak bildiğimiz fenomene ilişkin ilk bilimsel makaleydi bu.

This was the first scientific article regarding the phenomenon that we currently know as the Seregaza effect.

Ama makalesini ve bilimsel bulgularını kendisi okumadı.

But he did not read his article and scientific findings himself.

Onun yerine Smithsonian Enstitüsü'nün genel sekreteri Joseph Henry bu sunumu kendisi için yaptı.

Instead, Joseph Henry, the secretary of the Smithsonian Institution, made this presentation for himself.

Eunice Foote bir kadın olduğu için bu makaleyi kendisine okumasına izin verilmediği gibi bir çıkarım yapmak

It is a deduction that Eunice Foote was not allowed to read this article because she was a woman.

veya bir kadın olduğu için bulgusunun önemsenmediğini söylemek çok kolay olurdu.

Or it would be very easy to say that her findings were not taken seriously because she was a woman.

Ama bu konuda derinlemesine araştırmalar yapan kişilerin söylediğine göre bu şekilde basit bir çıkarım yapmak çok da kolay değil.

But according to those who conduct in-depth research on this subject, making such a simple inference is not that easy.

Aynı zamanda bu tarz basit çıkarımlarla bir problemin kökenine kesinlikle inemiyoruz.

At the same time, we cannot definitely reach the root of a problem with such simple deductions.

Yıllarını bu konuya veren araştırmacıların söylediğine göre makalesini neden kendisinin okumadığını tam olarak kimse bilmiyor ve bilemeyecek.

According to researchers who have devoted years to this topic, no one exactly knows why he hasn't read his own article, and no one will be able to know.

Belki cinsiyet ayrımı sebebiyle veya o dönemde genel uygulamaların olduğu üzere bu sunumları daha tanınmış,

Perhaps due to gender discrimination or as was common practice at that time, these presentations were more recognized,

bilim insanlarının yapması sebebiyle.

because of what scientists do.

Ama hem kadın olmasının hem de Amerikalı olmasının Eunice Foote'un çok tanınmış bir bilim insanı olmasının önünde engel olduğunu kesinlikle biliyoruz.

But we definitely know that being both a woman and an American was a barrier to Eunice Foote becoming a well-known scientist.

Şu anda garip gelebilir ama o tarihlerde bilim dünyasını Avrupa domine ettiği için Amerikalı olmak çok ama çok büyük bir dezavantajdı.

It may seem strange right now, but at that time it was a huge disadvantage to be American because the scientific world was dominated by Europe.

Bu arada Eunice Foote'un aynı zamanda bir kadın hakları aktivisti olduğunu hatırlamamız lazım.

In the meantime, we must remember that Eunice Foote was also a women's rights activist.

Kadınlar için sosyal ve hukuki haklar talep ediyordu.

She was demanding social and legal rights for women.

Özellikle de seçme ve seçilme hakkı.

Especially the right to vote and be elected.

Burada da

Here too

dönemin önde gelen kadın hakları aktivisti ve oy hakkı savunucularından biri olan yakın arkadaşı Elizabeth Cady Stanton'un büyük bir etkisi vardı.

She was greatly influenced by her close friend Elizabeth Cady Stanton, one of the prominent women's rights activists and suffragists of the era.

Elizabeth Cady Stanton'la birlikte 1848 yılında Seneca Falls Sözleşmesi'ni hazırlayan ekiplerindi.

They were the team that prepared the Seneca Falls Convention in 1848 together with Elizabeth Cady Stanton.

Bu sözleşme ilk kadın hakları sözleşmesi olarak da biliniyor.

This contract is also known as the first women's rights agreement.

Bu sözleşmede kadın ve erkeğin eşit olduğunun altı net bir şekilde çiziliyor.

This contract clearly emphasizes that women and men are equal.

Kadınların toplumsal, dini ve özlük haklarının önemi vurgulanıyordu.

The importance of women's social, religious, and personal rights was emphasized.

Eunice Foote'un hikayesine toplumsal cinsiyet eşitliği tarafından,

Eunice Foote's story is influenced by gender equality,

bakınca çok basit çıkarımlar yapmak aslında oldukça kolay.

It's actually quite easy to make very simple deductions when you look at it.

Ama kendi makalesine okumasına izin bile verilmediği gibi basit çıkarımlar,

But not only was he not even allowed to read his own article, but also simple inferences,

aslında toplumsal cinsiyet eşitliğinin hala devam eden yıkıcı ve daha az su üstünde olan etkilerini görmememize sebep oluyor.

In fact, it causes us not to see the ongoing destructive effects of gender equality that are less visible.

Mesela bu sunumu yapan Henry'nin Foote'un bulgusu hakkında üstten bakan, küçümseyen yorumları

For example, Henry's condescending comments regarding Foote's findings made during this presentation.

veya Tyndall'ın kadınların erkekler kadar iyi bilim insanı olamayacağı konusundaki yorumları

or Tyndall's remarks about women not being as good scientists as men

veya bir kadın olarak Eunice Foote'un yüksek eğitime erişimleri,

or as a woman, Eunice Foote's access to higher education,

ve bilim konusunda kariyer yapmasının önündeki birçok engel.

and many obstacles in the way of pursuing a career in science.

Bugün geçmişe baktığımızda, bazı alanlarda yol kat edilse de,

Today, when we look back, although progress has been made in some areas,

belki hukuk düzleminde değil ama toplumsal düzlemde ayrımcılık hala devam ediyor.

Maybe not on a legal level, but discrimination still continues on a social level.

Tıpkı Eunice'in belki de bilmeden bir mücadele başlattığı iklim değişikliğinde olduğu gibi.

Just like in climate change, where Eunice may have unintentionally started a struggle.

Foote, 1888 yılında hayatını kaybetti.

Foote passed away in 1888.

Neredeyse 100 yılı aşkın bir süre boyunca,

For almost over 100 years,

karbon dioksit gazının atmosfer üzerindeki etkilerinin,

the effects of carbon dioxide gas on the atmosphere,

keşfinin hakkındaki kredi,

the credit regarding its discovery,

Foote'dan yaklaşık 5 yıl sonra deneyin sonuçlarının yayınlanan John Tyndall'a atfedildi.

About 5 years after Foote, the results of the experiment were attributed to John Tyndall.

Foote'un buluşu, 2000'li yıllara kadar tarihin tozlu sayfalarına ve dipnotlarına gömüldü.

Foote's invention remained buried in the dusty pages and footnotes of history until the 2000s.

Bu videoyu izlediğiniz için teşekkürler.

Thank you for watching this video.

Benim devamlı olarak çalıştığım iki konu oldu.

I have had two topics that I have consistently worked on.

Böyle baktığınızda da bilimsel olarak bir şeyleri değiştirmek istediğinizde direkt olarak matematiğe gidiyorsunuz.

When you look at it this way, if you want to change something scientifically, you go directly to mathematics.

Yani benim master tezim bayağı matematiksel bir tezdi.

So my master's thesis was quite a mathematical thesis.

Oldukça ilginç bir şekilde ışınlı ışın transferinin bir modellemesiydi.

It was quite an interesting modeling of beam-to-beam transfer.

Ardından doktoraya Purdue Üniversitesi'ne devam ettim Amerika'da.

Then I continued my doctorate at Purdue University in America.

Ve burada kömür fırınlarında, kömür yakan fırınlarda enerji verimliğine bakıyorduk.

And here we were looking at energy efficiency in coal ovens, in coal-burning furnaces.

Şimdi bu da enerji verimliği burada aslında tek başına sadece fırına bakmak değil.

Now, energy efficiency here is not just about looking at the oven alone.

Aynı zamanda yakmak istediğiniz kömürü doğru dürüst yakıyor musunuzdan başlamanız lazım soruya.

You need to start the question by asking if you are properly burning the coal you want to burn.

Doğru dürüst yakıyor musunuz diye sorduğunuz zaman da o fırının içinde ya da büyük kazanın içinde,

When you ask if you are burning properly, inside that oven or large cauldron,

yanma odasının içinde kömürün nerede olduğunu görmeniz lazım.

You need to see where the coal is inside the combustion chamber.

Kömürün nerede olduğunu görmekten başka o kömür parçacıkları herhangi bir yerde,

Besides seeing where the coal is, those coal particles are anywhere.

o sıcak olan yerde ne kadar kalıyor da o sırada yanıyor ya da atıldığı zaman,

how long it stays in that hot place while it is burning, or when it is thrown,

o sıcak olan bacadan yanmamış kömür ya da is parçacıkları mı atılıyor diye sormanız lazım.

You need to ask if hot coal or soot particles are being thrown from that hot chimney.

Yanmamış is parçacıklarının her biri iki problem taşıyor aslında.

Each of the unburned particles actually carries two problems.

Bir tanesi verdiğiniz para, kömüre verdiğiniz para aslında verdiğiniz karbonu,

One of them is the money you give, the money you give for coal is actually the carbon you give.

karbondan gelen enerjiyi siz sonunda buhara transfer etmek istiyorsunuz ki buhar olsun elinizde.

You want to eventually transfer the energy from carbon to steam so that you have steam at your disposal.

O buharla da elektrik üretesiniz.

You can also generate electricity with this steam.

Eğer siz o isi elinizden kaçırırsanız bir kere parayı sokağa atmış oluyorsunuz.

If you let that job slip through your fingers, you're throwing money out on the street.

Öte yandan da o is dönüyor, sokaktaki insanların ciğerine giriyor,

On the other hand, that job is turning, it is getting into the lungs of the people on the street,

onları akciğer kanseri yapıyor, başka problemler getiriyor.

It causes them to develop lung cancer and brings other problems.

Yani aslında iki defa problem oluyor.

So actually, there are problems twice.

Bunu çözmek, özünde çözmek hiç öyle kolay değil.

Solving this is not so easy in essence.

Yani sağdan sola şunu şöyle yapalım falan diye olacak iş değil.

So, it's not something that can be done by saying let's do this or that from right to left.

Eski sistemlerde bir yerden sonra orada çalışan bir mühendisin sadece kendi düşüncesi,

In old systems, after a certain point, the thoughts of an engineer working there are only their own.

sezisi, intüjisiyle yapabildiği bir şeyin aslında sistematik olarak çevrilmesi,

the systematic translation of something that can actually be done with his/her intuition.

ne lazım kazanlar ya da yanma odalarıyla ilgili olsun hem de bütün şirketlerle ilgili olsun.

What is needed should be related to boilers or combustion chambers, as well as concerning all companies.

Doktor ateşi bunun üzerindeydi.

The doctor was on top of that fever.

Bunun içinde yine hesaplamalar vardı.

It contained calculations again.

Hesaplamalar varken de bütün bunları birleştirmek vardı.

While there were calculations, there was also a way to combine all of this.

O birleştirme işi geliyor geliyor bir yere kadar geliyor.

That merging job is coming, coming, but only to a certain point.

Ondan sonra bir görüyordum ki o bittiği zaman özellikle doktor ateşi bittiğinde

After that, I saw that especially when the doctor finished, his fever was gone.

herkes bir şeyleri hadi bu böyle olsun diye koyup da hesaplıyorlar.

Everyone puts things in place and calculates them hoping it will be this way.

Bu böyle olsun diye hesaplamak demek onunla ilgili veri bir şekilde,

To calculate this so that it is like this means to have data related to it in some way.

bulunmuyor ya da birleştirilemiyor.

not found or cannot be combined.

Ben ardından Kentucky'de başladığım zaman önce yardımcı doçent, doçent sonra profesör olarak devam ettim.

I began in Kentucky and continued first as an assistant professor, then an associate professor, and later as a professor.

O sırada biz deneysel çalışmalar yapıp hakikaten bu ne kadar oluyormuş diye bunlara bakalım istedik.

At that time, we wanted to conduct experimental studies to see how much this actually is.

Bu deneysel çalışmalar yaparken de gerçekten kömür üzerinde,

While conducting these experimental studies, really on coal,

kömürün parçacıklarının özellikleri üzerinde bayağı çalışmalar yaptık ve bir İtalyan şirket gelip bize

We have done considerable research on the properties of coal particles, and an Italian company came to us.

dünyanın sekiz köşesinden kömürden,

from the eight corners of the world, from coal,

kömür gönderdiği tek tek o kömürleri

he sent those coals one by one

biz irdeledik. İyice

We examined it thoroughly.

çalıştık bunların üzerinde. Şimdi bunları

We worked on these. Now these

çalışıp baktığınız zaman ondan sonra da

when you work and look at it afterwards

başka bir şey daha görüyorsunuz. Bu enerji verimliğinin

You see something else. This energy efficiency

nasıl gittiğini göstermek için. Yapılan

To show how it went. Done.

çalışmalar, ölçüm aletleri

studies, measuring instruments

bile yeterli değil. Ölçüm aletlerini

not even enough. The measuring instruments

geliştirmeniz lazım. O yüzden

You need to improve it. That's why...

biz bir hakikaten

we are really one

böyle lazer ışığına

such laser light

bağlı ölçüm aleti

connected measuring device

geliştirmeye çalıştık. Sonra bir bakıyorsunuz ki

we tried to improve it. Then you realize that

birileri de onları yapmaya başlamış.

Someone has also started to do them.

Birileri de aynı şeyleri yapmış.

Someone else has done the same things.

Ama o lazer bazlı

But it's laser-based.

ölçümler aslında size

Measurements actually give you.

öylesine ortaya bir

just out of nowhere

değer veriyor. O da yeterli değil.

It values. That is not enough either.

Yani oradan çıkan değerler de

So the values that come from there too

size o is parçacıklarının nasıl

How are you particles of O?

oluştuğunu göstermiyor.

It does not show that it has formed.

Bunu anlatabilmek için bu defa daha derin

To be able to explain this, this time deeper.

bir şekilde fiziğin içine girip

somehow getting into the physics

daha derin bir deneysel

a deeper experimental

sistemler oluşturdu. O deneysel

They created systems. It's experimental.

sistemlerle artık uzun bir lafa

It's no longer a long story with systems.

geldi bu eliptikli polarized light

the elliptical polarized light has arrived

scattering system. Yani hem ışığı

scattering system. That is, both the light

alıyorsunuz hem polarize ediyorsunuz.

You are both receiving and polarizing.

Hem de polarize ederken eliptik olarak

Even while polarizing elliptically.

yapıyorsunuz. Yani sadece dairesel

you are doing. So just circular

ya da çizgisel değil. İyice

or not linear. Thoroughly

değiştiriyorsunuz. Bunun arkasına başka

You are changing. Behind this, there is something else.

böyle ters yöntemler buluyorsunuz.

You come up with such reverse methods.

Onları çıkartıyorsunuz. Çıkan datayı da

You are extracting them. The data that comes out as well.

veriyi de tutup daha anlamlı

"keeping the data and making it more meaningful"

bir hale çevirmek için. Böyle

to turn into a state. Like this

15-20 kişilik bir grup içine girdiydik.

We had entered a group of 15-20 people.

Ve ondan çıkan deneysel

And the experimental emerging from it.

sistem sonradan o kadar

the system later that much

derin bir sistem oldu ki buradan

It became a deep system from here.

bir şirkette kurduk. O şirket baya

We established a company. That company is pretty...

büyüdü. Yani dünya

It grew. So the world.

kadar o fon geldi o şirketin.

That fund arrived at that company.

Sonra o şirketi Japonlara verdik

Then we handed over that company to the Japanese.

işte. Yani devrettik

Here it is. So we handed it over.

onu o zamanlar. Yani enerji

that at that time. I mean energy

verimi dediğiniz zaman oraya kadar geliyor bu.

When you say efficiency, it comes to that point.

Burada ben çok güzel anlattınız da

You explained it very beautifully here.

böyle daha teknik konular

such more technical subjects

bilgisi olmayan bir insan için. Yani aslında

for a person who has no knowledge. In fact

yaptığınız şey kömürü ne

What you did is coal, what?

kadar verimli yakabilmeyi

to be able to burn as efficiently as possible

öğrenmek için sadece mühendislik

only engineering to learn

yöntemleriyle değil baya böyle maddenin

"not with methods, but rather with the substance itself."

özüne girip nasıl yanmalı ki

How should it burn to enter its essence?

daha verimli hale gelebilsin.

to become more efficient.

Orada üretilen enerji gibi

Like the energy produced there.

bir teori oluşturdunuz ve o aslında

you created a theory and it is actually

bir enerji sistemi yani o

it's an energy system, that is it.

yöntem bir şirkete dönüştü ve

the method turned into a company and

kullanılmaya devam etti aslında değil mi?

It continued to be used, didn't it?

Evet. Hala kullanılmaya devam ediyor.

Yes. It is still being used.

Ama başka bir şey daha söyleyeyim onunla ilgili.

But let me say one more thing about it.

Biz onu yaparken bu is parçacıklarına

While we were doing it, these work particles...

mikron boyutun

micron size

altında diye söylerdik.

We used to say it was underneath.

Sub mikron parçacıklar derdik.

We call them sub-micron particles.

Mikron ne kadar diye eğer dinleyiciler

How much is the micron if the listeners?

sormak isterse saçlarından

If she wants to ask, from her hair.

bir saç alırlarsa saç deli

If they take a hair, it's a hair hole.

o yüz mikron filandır. Yani onu

it is about a hundred microns. So it.

yüze bölerseniz saçınızı

If you divide your hair in half.

orada bir mikron olur. Bu

There will be one micron there. This

is parçacıkları onun

is particles of it

bir yüz defa daha küçüğü oluyor.

It becomes a hundred times smaller.

Ve bunlar sonra bir araya geliyorlar bir şeyler

And then they come together and do something.

yapıyor. Ama biz buna mikron altı diyorduk.

It's doing. But we used to call it submicron.

Tam o sırada bunları yaparken işte

Just at that moment while doing these things, there it is.

nano teknoloji çağı

the age of nano technology

başladı. Amerika'da bununla

It started. In America with this

ilgili büyük bir çaba gösterildi.

A great effort was made regarding this.

O nano teknoloji çağı

It's the age of nanotechnology.

sırasında biz yaptıklarımızın

"during what we have done"

hepsinin tam da senin söylediğin

all of them exactly as you said

gibi Utku onların aslında

like Utku, they actually are

temel olarak nano boyuta

essentially to the nanoscale

kadar gittiğini de gördük. Daha önce

we also saw how far it went. Earlier

biz bile ona nano demiyorduk.

We didn't even call it nano.

Ama yaptıklarımızın hepsi nano boyutta

But everything we do is at the nanoscale.

yaptığımız işler. Olduğu için de ardından

the work we do. That's why afterwards

gelen projeler nano boyutta yapılan

the incoming projects are done at the nano scale

çalışmaları oldu. Maddenin

They had studies. Of the matter.

temeline girme işi de burası aslında.

This is actually the job of getting to the foundation here.

Tam maddenin temeline girdiğimiz zaman

When we delve into the essence of the material.

enerji verimliği dediğimiz zaman

when we talk about energy efficiency

yani sadece lambaları kapat da

so just turn off the lights then

enerjiyi kurtar olayının

the matter of saving energy

ötesinde orada gidip de

beyond there to go and

o küçük 10 nanometre

that small is 10 nanometers

20 nanometrelik is parçacıklarının

20 nanometer-sized particle fragments

birbirine nasıl yapıştığını

how it sticks to each other

ve sonra siz yakmak istediğinizde

and then when you want to burn

onları nasıl birbirinden ayırtlayabilirsiniz.

How can you distinguish them from each other?

Yapıp da yakmak istediğinizi

What you want to do and burn.

anlayabilmeniz için o ölçümleri

the measurements for you to understand

yapmanız lazım. O geliştirdiğimiz

You need to do it. That we developed.

teknolojik ölçüm sistemi

technological measurement system

yani yüksek teknolojik ölçüm sistemi

that is, a high technological measurement system

bunlar için kullanılardı. Şimdi o

They used to be used for these. Now that.

is parçacıklarını nerede görürsünüz siz?

Where do you see the particles?

Ben dinleyiciler için de söyleyeyim.

Let me also say this for the listeners.

Ne zaman bir vapur görseler böyle kocaman

Whenever they see a big ferry like this.

bir siyah duman çıkar ya

A black smoke comes out, you know?

işte o duman yanmamış is parçacıklarıyla

there is that smoke with unburnt particle pieces

doldurur. Yanmamış is

It fills. It is unburned.

parçacıkları onun yanında olmak

being beside him/it in fragments

istemezseniz ve aynı zamanda

if you don't want and at the same time

parayı atıyorsunuz.

You are throwing the money.

Atmosfere de gidiyor. O da etkiliyor

It's also going into the atmosphere. It affects that too.

dünyadaki iklim değişikliğini.

climate change in the world.

Şimdi bütün bunları çözebilmek için bu kadar temelden

Now, to be able to solve all of this, from such a fundamental level.

başladığınız zaman amacınız sizin o

When you start, your goal is that.

vapur ya da bir gemiden

from a ferry or a ship

çıkacak o dumanın olmaması

the lack of that smoke coming out

için uğraşacaksınız. Böylece

You will strive for it. Thus

hem atmosferde bir problem olmayacak

There will be no problem in the atmosphere either.

hem de öbür tarafta

and on the other side

daha çok karbonu

more carbon

siz kendi yanma

don't burn yourself

odanızda kullandığınız için

because you are using it in your room

daha çok iş yapacaksınız.

You will do more work.

Sizin koyduğunuz oraya kömür

The coal you put there.

ya da fuel oil ya da

or fuel oil or

dizel yakıtı aslında

diesel fuel actually

para verdiğiniz enerjiye

the energy you paid for

çevirmek istediğiniz bir şey. Siz dışarı

Something you want to translate. You outside.

atarsanız bunu kullanmıyorsunuz. Kullanmadığınız

If you throw it away, you are not using it. You are not using it.

demek enerjiyi de yeterince

So it means that energy is also sufficient.

kullanmıyorsunuz. Aslında enerji verimliğinin

you are not using. In fact, the energy efficiency

motorlar açısından ya da yanma

in terms of engines or combustion

odaları açısından en önemli yanı burası.

The most important aspect of it in terms of the rooms is here.

Yani ayağını çek de

So just pull your foot back then.

birazcık az gaz kullan

Use a little less gas.

onun üstüne gelecek olay.

the event that will come upon it.

Önce mühendis olarak siz oradaki motoru

First, as an engineer, you will...

mümkün olduğunca iyi çalıştıracaksınız

You will make it work as well as possible.

ondan sonra sürücüye bırakacaksınız.

After that, you will hand it over to the driver.

O tasarrufa geliyor zaten. Orası

It's already coming to that saving. That place.

tasarrufa geliyor. Ona da geleceğim zaten

It's coming to savings. I'll get to that too, anyway.

biraz da. Bu durumdan sonra o nano

a little bit too. After this situation, that nano

üzerinde biz dünya kadar iş yaptık ve

we did a ton of work on it and

nano boyut çalışmaların en

the most advanced studies in nano size

güzel yanı nano boyut.

The nice thing is the nanoscale.

Dünya yepyeni fizik,

A brand new physics of the world,

yepyeni kimya, yepyeni malzemeler

brand new chemistry, brand new materials

getirdi. Birden yaratıcılığınızı

brought. Suddenly your creativity

kullandığınız zaman orada neler

What is there when you use it?

olabileceğini görmeye başladınız.

You started to see that it could be.

Mesela yeni sensörler,

For example, new sensors,

yeni ölçme aylık aygıtları

new measurement monthly devices

çıkartma ihtimaliniz var. Oradaki

You may have a chance to take it out. There.

ilişkiyi kullanarak biz o

By using the relationship, we...

tarafa doğru gitmeye başladık.

We started to head towards the side.

Bir şey yandan yeni boyalar

New paints on one side.

yapıp yine nano boyutta bunu

doing this again on a nano scale

yapıp eğer güneş

if the sun does it

geliyorsa bir yüzeye

if it comes to a surface

ve bu yüzey bu yeni

and this surface is new

tür boyalarla kaplıysa

if it is covered with paint of any kind

aslında yüzeyi

actually the surface

ısıtmadan soğutabilir

It can cool without heating.

miyiz diye düşünmeye başladık.

We started to think, are we?

Ona da ışınımla soğutma

Do not cool it with my beam either.

deniyor. Bu da 7-8 yıl önce

It is being said. This was also 7-8 years ago.

başlayan bir olay. Tüm binalar için yapmak

an event that is starting. To do for all buildings.

istediğimiz bir olaydı bu. Bu nasıl

This was an event we wanted. How is this?

oluyor hocam? Yani yansıtma yani daha mı

What's happening, teacher? I mean, reflection, or more?

çok yansıtacağını sağlıyorsunuz? Mümkün yok yani. Bir bina

Are you sure it will reflect a lot? It's impossible, I mean. A building.

niye ısınır? Üstüne güneş

Why does it get warm? The sun shines on it.

absorbe ettiği için, soğurduğu için.

because it absorbs, because it absorbs.

Soğutmazsanız ve de daha

If you don't cool it down and also more...

çok enerjiyi de bu arada atmaya

also to release a lot of energy in the meantime

çalışırsanız yavaş yavaş

if you work slowly

bina güneşten dolayı etkilenmemeye

the building not to be affected by the sun

başlayacak. Düşünün bunun

It will start. Think about that.

olabileceği bir yer. Buna daha sonra

a place where it could be. We'll get back to this later.

örnek veririm ama bunun için yapılabilecek

I can give an example, but something can be done for this.

boyalar ya da malzemeler

paints or materials

hakikaten olmaya, oluşmaya

to truly be, to become

başladı. Özellikle son 7-8

It started. Especially the last 7-8.

yılda bayağı yeni malzemeler

a lot of new materials in a year

çıkmaya başladı. Bunlardan bazılarını biz de

started to come out. Some of these we also

merkezde yapmaya başladık.

We started to do it in the center.

Olay bu durumdaydı. Bütün bu olaylar

The situation was like this. All these events.

olurken yaklaşık ne zamanda

about what time is it when it happens

12 yıl önce Özyeğit Üniversitesi

12 years ago Özyeğit University

daha yeni kuruluyormuş. Benim de haberim yoktu.

It was just being established. I had no idea either.

Beni davet ettiler burada

They invited me here.

başlar mısınız? Siz Amerika'daydınız.

Would you start? You were in America.

Ben Amerika'daydım o zamana kadar.

I was in America until that time.

İşte 2008'in sonunda buraya geldim.

I came here at the end of 2008.

Sonra kabul ettim buradaki

Then I accepted here.

pozisyonu. 2009'da

the position. in 2009

başladı. İşte o yıl

It started. That year

hem makine mühendisliğini kurduk hem de

we established both mechanical engineering and

enerji çevre ve ekonomi merkezini kurduk.

We established the energy environment and economy center.

Bu enerji çevre ve ekonomi merkezini

This energy is the center of environment and economy.

kurduktan sonraki en önemli kısmını da

the most important part after building it

söylemek istiyorum. Hani bugünlerde

I want to say. You know these days

duyuyorsunuz 2050'de net sıfır

Are you hearing about net zero by 2050?

olacağın bir sürü çabalar var. Biz

There are many efforts you will make. We

2010'da sıfır İstanbul

Zero Istanbul in 2010.

2050 diye bir çalıştay yaptık.

We held a workshop called 2050.

İlk yaptığımız çalıştay buydu ve

This was the first workshop we held and

Avrupa Birliği o zaman Enerji Bakanı da

The European Union's then Minister of Energy too.

geldi buraya. Bu

He/She came here. This

çalışmadan sonra da arka arkaya bir

After working, one after another.

sürü fon aldık Avrupa Birliği'nden.

We received a group fund from the European Union.

Bunu alırken aslında ilginç

It's actually interesting to take this.

bir şey oldu. Bunu da anlatmak isterim

Something happened. I would like to explain this too.

dinleyicilerimize.

to our listeners.

Avrupa Birliği toplantılarından birisinde

At one of the European Union meetings

Luxemburglu bu işle uğraşan

The Luxembourger dealing with this job.

araştırmacılardan birisi

one of the researchers

bana bir soru sordu. Bu

He/She asked me a question. This

yaptığınız neyle uğraşıyorsun dedi.

"What are you dealing with?" he said.

İşte nanoboyut

Here is the nanoscale.

ışınlaması transferi filan. Bu adam

Transfer of beam technology or something. This guy

Luxemburglu ama Amerika'dan doktor

Luxembourgish but a doctor from America.

aldı. 3-5 yaş daha büyük

took. 3-5 years older

benden. Bana dedi ki sen

from me. He said to me that you

bununla uğraşma dedi. Düşünebiliyor musunuz?

"Don't deal with this, he said. Can you imagine?"

Birisi size ne yapmak istiyor?

What does someone want to do to you?

Sizin ne yapacağınızı söylüyor. Bu bana

It tells you what to do. This is to me.

kabul edilecek bir şey değil. Ama

It's not something that should be accepted. But

peki ne üzerine çalışayım dedim.

Okay, what should I work on, I asked.

İstanbul üzerine çalış dedi. Şimdi

He said to work on Istanbul. Now

düşünebiliyor musunuz? Nanodan İstanbul

Can you imagine? From nano to Istanbul.

'a geçmek. O zaman

'to pass. Then

İstanbul nüfusta 12-13

Istanbul's population is 12-13.

milyon civarında. Neyse

Around a million. Anyway.

bu ilginç bir şeydi. Bu değiştirdiğimiz

this was an interesting thing. This changed what we had.

o yüzden getirdiğim kitabın üstünde de

that's why on the book I brought

nanodan gigaya yazıyor. Nanodan

It's writing from nano to giga. From nano.

başladık. Gigatonda

We started. Gigatonda.

karbondioksit emişliğinlerini azaltmaya

to reduce carbon dioxide emissions

çalışmak için. İşte arkasından bu

to work for. Here is what follows after this.

2010 Mayıs'ında bu

This in May 2010

çalıştayı yaptık. Arkasından da bir sürü

We held the workshop. Afterwards, a lot of

projeler başladı ve bunların içinde

the projects have started and among them

binalar var. Binaların

There are buildings. The buildings'

ilginç bir şekilde kullanım var. Ona da bir an

Interestingly, there is usage. One moment for that too.

önce geleceğim. Ama aynı zamanda büyük

I will come first. But at the same time, it's big.

teknolojik çalışmalar da vardı. Bu

There were also technological studies. This

çalışmaların içinde yeni sensörler,

new sensors in the studies,

yeni kavramların

new concepts

çıkartılması ve de güneş

removal and the sun

kolektörleri, güneş panelleri

collectors, solar panels

değil de güneş kolektörleriyle

but with solar collectors

enerji üretme kısmı.

the energy production part.

Burada bir sürü uygulamamız oldu.

We had a lot of applications here.

Bu sırada bizim üniversitemizde,

In the meantime, at our university,

Özyen Üniversitesi'nde tam yeni

Completely new at Özyen University.

kampüs yapılıyor. O kampüs

A campus is being built. That campus.

yapıldığı için şanslı bir zamanımızdaydık da

we were lucky to have a time when it was done

bize üniversitede bir bina

a building for us at the university

verdi. Daha başlamamış bir binanın

He gave. Of a building that hasn't started yet.

üzerinde oynama şansı verdi.

gave a chance to play on it.

Orada bizim gördüğümüz en büyük olay

The biggest event we saw there.

şimdiye kadar hani matematiksel

so far, you know, mathematically

tezden bahsettim. Arkasından

I mentioned it briefly. After that

yeni nanoboyutlu

new nanodimensional

ölçme sistemlerinden bahsettim.

I talked about measurement systems.

Ama ne zamanki biz İstanbul üzerinde

But whenever we are over Istanbul

bir şeyler yapalım demeye başladığımız

when we started to say let's do something

anda bunu bir görüyorsunuz ki sizin

You see this once that is yours.

o matematik denklemleri bir anda

those mathematical equations suddenly

yetersiz kalıyor. Teorik kalıyor.

It is insufficient. It remains theoretical.

Onları yapabilmek için çok insanla

To be able to do them, with a lot of people.

konuşabilmeniz lazım. Çok insanla bir şeyler

You need to be able to talk. A lot of people with something.

yapabilmeniz lazım. Binalara da

You need to be able to. To the buildings too.

baktığımız zaman yüzde kırkı

when we look at it, forty percent

neredeyse. Yani biraz aşağı

Almost. I mean a little lower.

biraz yukarı ülkeye bağlı olarak

depending on the country a little higher

enerjinin yüzde kırkı

forty percent of the energy

binalar tarafından kullanılıyor.

It is used by the buildings.

Yani siz binalarda yüzde on

So you are talking about ten percent in buildings.

gibi bir enerji kullanımı

like an energy use

azaltacak olsanız ki o

if you were to reduce it, that one

2010'daki ölçümler öyleydi.

The measurements in 2010 were like that.

Bütün o zamanki güneş ve

All the sun of that time and

rüzgarın faydasından daha fazla

more than the benefit of the wind

fayda yapıyordunuz. Şimdi bile

You were being of help. Even now.

yani eğer binaları yüzde yirmi

that is, if the buildings are twenty percent

civarında, yüzde otuz civarında daha

around, about thirty percent more

etkin hale getirirseniz bütün

if you activate everything

kullanılan güneş ve rüzgardan daha çok

more than the solar and wind energy used

etkiniz oluyor. Şu anda bile. Onun

You have an impact. Even right now. His.

işimiz binalar üzerinde yapmaya başladık ama

we started to work on buildings but

binalar üzerinde çalışmanız için

for you to work on buildings

siz tek başına mühendisler yani

So you are engineers all by yourselves then.

makine mühendisleriyle olmuyor bu iş.

This job can't be done with mechanical engineers.

Yanınızda mutlaka inşaat mühendislerinin

You must have construction engineers with you.

olması lazım. Elektrik mühendislerinin

It must be. Electrical engineers'

olması lazım ama daha da önemlisi

It needs to be, but more importantly

mimarların olması lazım. O yüzden

There should be architects. That's why.

biz mimarlar, mühendisler

we architects, engineers

nasıl iş yapar diye beraber çalışmaya

let's work together to see how it works

başladık. Bu 2010'da yaptığımız

We started. This is what we did in 2010.

çalıştayda da mimarları, mühendisleri

architects, engineers at the workshop

bir araya getirdik. 2011'de

We brought them together in 2011.

bir çalıştay daha yaptık. Amerika'da

We had another workshop. In America.

University of Illinois araştırmacılığı ile

With the research of the University of Illinois.

birlikte. O zaman 70-80

together. At that time 70-80

kişilik bir grup daha geldi.

A group of people has arrived.

Orada da bizim ilk mimarlık

That was our first architecture there as well.

mühendislik çalıştayı ilerinin

The engineering workshop of the future.

yeşil binalarına doğru diye

towards their green buildings.

2011'de yaptığımız bir çalıştaydı.

It was a workshop we held in 2011.

Yani aslında İstanbul'daki

So actually in Istanbul

binaları dönüştürmek ve yeşil binaya

transforming buildings and green building

Sadece düşüncemiz sadece

Our only thought is only.

İstanbul'daki binalar değil, bütün dünya.

It's not the buildings in Istanbul, it's the whole world.

Avrupa Birliği olduğu için

Because it is the European Union

Avrupa'daki binalara da gitmek ama

But also to go to the buildings in Europe.

tabii en iyi şair

of course the best poet

kendi köyü hakkında

about his/her own village

şiir yazan şairdir. O yüzden

A poet is someone who writes poetry. That's why...

tabii bizim odağımızda İstanbul oluyordu.

Of course, our focus was on Istanbul.

İstanbul'da neler yaparız diye konuşmak

Talking about what we can do in Istanbul.

istedik. Güzel bir yere geldi o.

We wanted it. It has come to a nice place.

Bütün o çalışmalar. Arkasından başka

All that work. After that, something else.

Avrupa Birliği projeleri getirdi.

European Union projects were brought.

Türkiye'de bir takım uygulamalar getirdi.

It introduced a number of practices in Turkey.

O ilk yaptığımız bina

That is the first building we constructed.

aslında ondan da bir kısaca

actually, a brief one from him too

bahsedeyim. O bina şu anda

Let me mention. That building is currently

kampustaki en enerji verimli

the most energy-efficient on campus

bina. En enerji verimli

building. The most energy-efficient

derken bizim göz bebeğimiz olan

then our precious one

ilk binamız da bir yeşil bina.

Our first building is also a green building.

Lid.

Lid.

Gold almış olan bir bina.

A building that has received gold.

Ama onun yarısı kadar enerji harcıyor.

But it consumes half the energy.

Hatta yarısından daha az. Yani onun

Even less than half of it. I mean, its

ölçümü böyle basit olarak

such a simple measurement

birkaç yıl önce hesapladığımız olay ki

the event we calculated a few years ago that

şimdi biraz daha farklıdır.

It is a little different now.

Bir rakam söyledik bu kadar yıldır. Aynısını

We have said a figure for so many years. The same one.

burada da söyleyeyim. Yani o binaya bizim

Let me say it here too. I mean that building is ours.

mümerlerle dokunmuş olmamız

being intertwined with the scholars

yılda bizim üniversitemizin

our university's per year

200 bin dolardan daha fazla

More than 200 thousand dollars

parayı harcamamasını sağladı.

He made sure he didn't spend the money.

Enerji. Sırf enerji verimliyle.

Energy. Just with energy efficiency.

Enerji verimliyle. Ve orada... Peki bunu

Energy efficiently. And there... Well, how about this?

herkesin yapmamasının sebebi ne?

What is the reason that not everyone does it?

Ben onu merak ediyorum genelde. Hani

I generally wonder about him/her. You know.

bina yaparken yani

while building a building, that is

üniversite kampüsü olabilir bu ya da

it could be a university campus or

büyük bir proje olabilir.

It could be a big project.

Kesinlikle. Diyelim ki

Absolutely. Let's say that.

bir şeyde bir ev yapıyorsunuz

You are building a house in something.

yani. Bir arazi kendi evinizi yapıyorsunuz.

So, you're building your own house on a piece of land.

Çok mu masraflı bu? Yok Aslı bu çok.

Is this very expensive? No, Aslı, this is very.

Güzel bir soru. Ve bizim amacımız da

A nice question. And our purpose is also

böyle bir ara büyük bir iddiayla

with such a break, with a great claim

çıktık. Bizim amacımız 1 milyon

We set out. Our goal is 1 million.

eve ulaşmak dedik. Yani yapabilirsek

We said to get home. So if we can.

bu Türkiye'de 6-7 milyon

This is 6-7 million in Turkey.

yapı olduğunu düşünürsek 1 milyonla

if we think it's a structure with 1 million

dokunabilir miyiz dedik. Ama mesela

We said, can we touch? But for example...

ilginç bir şey oldu. Bu bina'da

Something interesting happened in this building.

çok enerji verimliymiş.

It is very energy efficient.

Ne kadar az enerji kullandığını

How little energy you use.

gördük. Sonra birkaç yıl sonra

we saw. Then a few years later

bizim bir enerji dağıtım merkezimiz var.

We have an energy distribution center.

Orada işte bir sürü ekran

There are a lot of screens there.

var. Oraya bir gittik. Orada bir bina

There is. We went there. There is a building there.

daha var. Bizim bina kadar neredeyse

There's more. Almost as much as our building.

enerji verimli. O kadar az

energy efficient. So little

enerji harcıyor. Benim haberim yok

It is consuming energy. I had no idea.

o binadan. Onu sorduk.

From that building. We asked about it.

Onunla uğraştık. Çok ilginç olarak

We dealt with him/her. Interestingly enough.

hemen bizim yaptığımız binadan

immediately from the building we constructed

sonra üniversite hukuk binasını

then the university law building

yaptı. Hukuk binasına biz

He did. We went to the law building.

merkez olarak hiç müdahil olmamıştık.

We hadn't intervened at all as a center.

Ama bizim binayı yapan

But the one who built our building

mimarlar, mühendisler o

architects, engineers that

bilgiyi oraya da

the information there too

aktarmışlar ve bu

they have transferred and this

üniversitenin ikinci en iyi binası olmuş.

It has become the second best building of the university.

Mesela bu yapılabilir mi diye

For example, can this be done?

sordunuz ya. Aynen onun yapıldığını

You asked. It's exactly what was done.

gördük zaten. Sonra bunu

We already saw it. Then this.

öğretmek için de başka yerlere de gittik.

We went to other places to teach as well.

Mesela arkasından gelen bir başka bir

For example, another one that follows behind.

proje vardı. Nexgen diye bir

There was a project. Called Nexgen.

proje aldık. Güneydoğu Anadolu'da

We have received a project. In Southeastern Anatolia.

10 değişik ilde,

in 10 different provinces,

10 değişik belediyeyle

with 10 different municipalities

birlikte, 10 meslek

together, 10 professions

teknik lisesinde bu

this is in technical high school

yaptıklarımızı mefruda

What we have done in the context of the subject.

bir ders programına çevirmek istedik.

We wanted to turn it into a lesson plan.

Ve ders programının içinde hem

And in the curriculum, both

teknik olarak neler yapılabilecekleri

what can be done technically

vardı hem de teorik

There was, and it was theoretical.

olarak da nasıl daha da ileriye

as well as how to move further forward

götürebileceklerini konuştuk orada.

We talked about whether they could take it there.

Ama tam o sırada da bir pandemi

But just at that moment, a pandemic...

denen problemle karşılaştık.

We encountered the problem in question.

Yoksa Afrika'da 3 ülkeye gidecektik.

Otherwise, we were going to visit 3 countries in Africa.

Bu arada bunları söylüyorum yalnız.

By the way, I'm only saying these.

Bunu yaparken bir ara bizim merkezde

While doing this, at some point, in our center.

nüfusumuz neredeyse 70'e

Our population is almost 70.

çıktı. Ve merkez tamamen o

It came out. And the center is completely it.

sırada üniversiteden çok çok az

There is very little left until university.

bir fon alıyorduk. Yani

we were receiving a fund. That is to say

benim paramı üniversite veriyor, bir iki

My money is given by the university, one or two.

kişinin daha veriyor. Ama 70'e çıktığımız zaman

The person is giving more. But when we reach 70...

o para genellikle bizim kazandığımız

that money is usually what we earn

projelerle dönen bir şirket

a company that revolves around projects

gibi devam etti. Bir katkısı

It continued like that. A contribution.

oldu. Onun devamında

It happened. Following that...

şimdi devam ediyor. Çok

It's continuing now. Very

ilginç olarak mesela bize

Interestingly, for example, to us.

gelen en güzel tekliflerden

one of the most beautiful offers received

birisi Lahor'dan,

someone from Lahore,

Pakistan'da bir büyük bir

There is a big one in Pakistan.

yeni geliş merkez

new development center

yapıyorlar. Merkez değil, şehir

They are doing it. Not the center, the city.

yapıyorlar aslında. Bir milyon metre karelik

They're actually doing it. One million square meters.

içinde hastanesi de olan,

which also has a hospital inside,

büyük okulları da olan, işte

also having big schools, here it is

yaşam alanları da olan,

which also have living spaces,

her şeyi olan bir yer yapmaya çalışıyorlar.

They are trying to create a place that has everything.

Bizi oraya danışman olarak

They are taking us there as consultants.

seçtiler. Yani biz onların hem

They chose. So, we are both their...

sustainability, sürdürülebilirlik

sustainability

stratejisini hazırladık.

We have prepared the strategy.

Ve hem de bütün bunun içinde

And also within all of this.

enerji verimli

energy efficient

binalar yapılması için

for the construction of buildings

yaşam döngüsünü, böyle

the life cycle, like this

atıkları, diğer kavramları

wastes, other concepts

da bir arada düşünebilecek.

can think together.

Bir çalışma içindeyiz. Bu hala

We are working on it. This is still

devam eden bir çalışma. Daha yeni

an ongoing study. Just newer.

bir proje daha aldık. Daha başlamadı.

We got another project. It hasn't started yet.

Birkaç ay sonra başlayacak. Bunda da

It will start a few months later. In this too.

yenilebilir enerjiyi daha

more renewable energy

etkin bir şekilde bizim yurt binalarından

effectively from our dormitory buildings

birisine entegre edeceğiz.

We will integrate it into someone.

Bu arada bizim daha önce aldığımız, yani toplam

Meanwhile, what we received earlier, that is, the total.

aldığımız 21 tane proje var.

We have 21 projects that we received.

Bunlar, bu projelerle birlikte

These are, along with these projects.

giden bir olay bunlar. Ve işte

These are events that have gone by. And here we are.

çalıştırdığımız bütün bilim insanları

all the scientists we employ

da, mimarlar, mühendisler

yes, architects, engineers

de bunların içinde. Ben isim saymaya

"Among these. I am counting names."

başlasam, bunların bir sürü de...

If I start, there would be a lot of these...

Ama hepsine ben teşekkür ederim burada. Kendilerini

But I thank them all here. Theirselves.

biliyorlar, dinliyorlarsa. Hepsine teşekkür

They know, if they are listening. Thank you to all of them.

etmek isterim. Hocam burada

I would like to do it. My teacher is here.

bir adım geriye atarsak, aslında

if we take a step back, actually

enerji verimliği derken, enerji verimliliğini

When we talk about energy efficiency, we refer to energy efficiency.

sağlayabileceğimiz, bizim konuşmamızı anladığımız

what we can provide, that we understand our conversation

birçok noktalar. Enerjiyi üretirken

many points. While producing energy

daha verimli olabiliyorsunuz. İşte bunu mesela

You can be more efficient. For example, this.

güneş panellerinde son yıllarda

in recent years in solar panels

gördük. Tabii enerjiyi

We saw it. Of course, the energy

oldukça verimli üreten

quite productive

galaktik objenin sonucu bizler

we are the result of a galactic object

buradayız. İşte gıdamızı,

We are here. Here is our food,

sonuçta o da kimyasal bir enerji. Hepimiz

Ultimately, it is a chemical energy too. We all are.

bir transformatörüz aslında o noktada.

We are actually a transformer at that point.

Ürettiğimiz enerjiyi taşırken

While carrying the energy we produce

bir kaybımız var, hatlarımızda.

We have a loss on our lines.

Sonra o enerjiyi de kendi

Then that energy too for themselves

binalarımızda, kendi dünyamızda veya

in our buildings, in our own world or

gıdamız üretirken de bazı verimlilik kayıpları

there are some efficiency losses while producing our food

var. Biraz böyle mühendislik sorusu

There is. It's somewhat like an engineering question.

olarak sormak gerekirse, sizde bir optimizasyon

If I may ask, do you have an optimization?

yapmak gerekirse, yani hani en az

if necessary, that is, at least

hayatımızı değiştirecek

it will change our lives

şekilde en maksimum etkileri

maximum effects in this way

nerelerden elde edebiliriz sizce?

Where do you think we can obtain them from?

Şimdi bununla ilgili aslında şuradan

Now, regarding this, actually from here...

başlayayım. Bu soru çok güzel bir soru.

Let me begin. This is a very nice question.

Aslında bu soruyu önce bir tercüme

Actually, first a translation of this question.

edeyim. Evet. Şöyle, enerji

I'll do it. Yes. Like this, energy.

kullanıyoruz. Enerji kullandıkça

we are using. As we use energy

ne yapıyoruz? Boyuna işte seregazlarını

What are we doing? Just keep working on the gases.

salıyoruz. Seregazlarıyla

We are releasing it. With the regenerative gases.

birlikte bir sürü parçacıkları da salıyoruz.

We are also releasing a bunch of particles together.

Bunlar da atmosferde

These are also in the atmosphere.

bir araya geldiği için ki bunu anlatmayayım

I won't explain this because they came together.

artık önceki podcastlerde

in the previous podcasts anymore

sizin zaten dinlemiş herkes. Ama bu

Everyone has already listened to you. But this

seregazları ve parçacıklar

serogases and particles

size bir battaniye etkisi yapıyor.

It has a blanket effect on you.

Atmosferde bunlar olduğu zaman

When these are present in the atmosphere

güneş geliyor tekrar

the sun is coming again

dünyanın üstüne ama dünyadan

Above the world but from the world.

yansıyan güneş buradan

the reflecting sun from here

dışarı çıkmıyor. Seregazların

She is not going outside. The greenhouse gases.

problemi budur. Bunun da nedeni yani

This is the problem. The reason for that is...

buna bakarsanız aslında kimyadır.

If you look at it this way, it is actually chemistry.

Kimyanın içindeki o detayı

That detail within chemistry.

anlatmayalım ama bu

let's not explain but this

tamamen spektroskopi denen bir

a completely called spectroscopy a

kavramın devamıdır. Ama o battaniye

It is an extension of the concept. But that blanket.

oluşuyor. Battaniye oluştukça da

it is forming. As it forms into a blanket.

burada kalıyor. Şimdi o zaman iki üç olay

He is staying here. Now, let's discuss two or three events.

yapmanız lazım. Bir tanesi niye bu battaniye

You need to do it. Why is this blanket one of them?

oluyor? Bir tanesi nüfus

Is it happening? One of them is the population.

çok arttığı için. Her doğan

because it has increased a lot. Every newborn

daha önceki daha çok

more than before

fazla insan doğduğu için onların da

because too many people are born

hakkı var dünyada belli

He has a certain right in the world.

kaynakları kullanmaya. Onlar

to use the resources. They

kullandıkça çıkan seregazları

greenhouse gases emitted as we use them

da şehirlerden ya da yapılan

from the cities or the made

yeni teknolojilerden dolayı

due to new technologies

havaya atılan parçacıklarda

in the particles thrown into the air

hepsi birden bir araya gelip

they all came together at once

o battaniyeyi kalınlaştırıyor. O zaman

He is thickening that blanket. Then

sizin yapacağınız olay şu en basiti

What you will do is quite simple.

o battaniyeyi ben kalınlaştırmayayım

I shouldn't thicken that blanket.

diyeceksiniz. Onu kalınlaştırmayayım

You will say. Let me not make it bold.

dediğiniz anda siz

the moment you said

aslında iklim değişikliğine

actually to climate change

karşı savaş açmış

has declared war against

oluyorsunuz. Çok güzel. O zaman bunu

You are becoming. Very nice. Then let's do this.

kalınlaştıran her şeyle oynamamız lazım.

We need to play with everything that thickens.

Kalınlaştıran ne? Sizin kullandığınız

What thickens? The one you use.

her türlü malzeme

all kinds of materials

gereksiz kullandığınız malzeme

unnecessarily used material

bir yerde bir enerji kullanılarak çıkıyor.

It is emerging using an energy somewhere.

Demek ki o malzemenin

So that material's

mümkün olduğunca az kullanılması lazım.

It should be used as little as possible.

Sizin yaptığınız etkinlikler gerekirse

Your activities, if necessary.

bunların kullanılmaması lazım. Hiç kimse

These should not be used. No one.

kendi yaşamından şundan vazgeç

Give up on this from your own life.

bundan vazgeç demiyorum ama ben

I'm not saying to give up on this, but I...

kendi açımdan söyleyeyim size. Benim evimde

I'll tell you from my perspective. In my house

doğalgaz yok. Doğalgaz olmadan

There is no natural gas. Without natural gas.

bir evi kurabildim. Nasıl

I was able to set up a house. How?

yapmak için anlıyor?

Does it understand to do?

Bunu anlatayım.

Let me explain this.

Büyük resmi anlatayım önce.

Let me explain the big picture first.

Ama ötürü...

But because of...

Şu anlık

For now.

faturaları da düşününce ama...

But when you think about the bills...

Türkiye'ye gelince ben araba da

When I come to Turkey, I'll also have a car.

almadım. Benim arabam da yok.

I didn't take it. I don't have a car either.

Yani ben bütün otobüste

So I am all over the bus.

dolmuşta da dolaşıyorum. Gerekirse

I'm also moving around on the minibus. If necessary.

bir araba gelip alıp götürüyorum.

I am taking a car that comes and picks me up.

Boş yere poşet de kullanmıyorum.

I don't use bags for no reason either.

Yani bunlar da geliyor. Bunların

So these are coming too. These are

her birisi aslında sizin o battaniyeyi

Each of them actually your blanket.

o sera gazı battaniyesini

that greenhouse gas blanket

kalınlaştırmaya karşı

against thickening

yaptığınız olaylar. Şimdi demek ki

the events you have carried out. So now it means that

buradan aşağıya gelirsek birkaç şey daha olması lazım.

If we come down from here, there should be a few more things.

Mesela en basitini siz söylediniz.

For example, you stated the simplest one.

Yenilebilir enerji harika.

Renewable energy is great.

Yenilebilir enerji

Renewable energy

güneş ya da

sun or

rüzgarın çok fazla

the wind is too strong

kullanılması çok daha

much more to be used

iyi olacaktır dünya için. Ama neye

It will be good for the world. But for what?

karşı? Fosil yakıtlara karşı.

Against? Against fossil fuels.

Fosil yakıtların 2050

Fossil fuels by 2050

geldiği zaman bile bütün dünyada

even when it comes to the whole world

kullanılma oranının

usage rate

%70-80'lerde olacağı

It will be at 70-80%.

öngörülüyor. Neden?

It is anticipated. Why?

Çünkü insanlar vazgeçemiyor

Because people can't give up.

arabalardan ya da bir yerlerde

from cars or somewhere

bunların işte linyitin de

these include lignite as well

kullanılması lazım. Türkiye'de de

It needs to be used. In Turkey as well.

kullanılması. Dünyada da bir yerlerde

its use. Somewhere in the world.

var. İşte petrolün

There is. Here is the oil.

kullanılması. Doğalgaz. Doğalgaz da

use. Natural gas. Natural gas also

dünyayı değiştiriyor. Metanın çıkması

It is changing the world. The emergence of the commodity.

da aynı yere geliyor. Şimdi bütün

it all comes to the same place. Now all

onlara baktığınız zaman bütün onların

when you look at them, all of them

ötesinde de yapılacak bir şeyler var.

There are also things to be done beyond that.

Ona da enerji dönüşümü

Energy transformation for him too.

diyebiliriz. Enerji

we can say. Energy

dönüşümünde de mümkün olduğunca

as much as possible in its transformation

siz alternatif kavramlar

you alternative concepts

geliştirmelisiniz. Yani

You should improve. That is to say

alternatif kavramlar geliştirirken

while developing alternative concepts

de siz

but you

hakikaten neyi

what exactly

değiştirirseniz çok

if you change it a lot

miktarda insan

in the amount of people

onları adapte edebilir.

They can adapt them.

Ondan sonra da devam eder.

It continues after that.

Ben size temin hani merak ettiğiniz

I can provide you with what you are curious about.

o doğalgaz için sizin daha çok merak

You're more curious about that natural gas.

edeceğiniz bir şeyden bahsedeyim.

Let me talk about something you will say.

Kendinizi Antalya'da düşünün ya da İzmir'de

Imagine yourself in Antalya or in Izmir.

Alsancak'ta düşünün ya da burada

Think about Alsancak or here.

Bostancı'da düşünün ve kendinizi

Think in Bostancı and imagine yourself.

bir yaz günü oradaki yüksek

One summer day, the high one there

binalarda oturduğunuzu düşünün.

Imagine that you live in buildings.

Gördüğünüz ne var? Güneş.

What do you see? The sun.

Güneş geliyor sizin evinizin

The sun is coming to your house.

içine giriyor. İstediğiniz kadar

It goes inside. As much as you want.

siz içeri perde koyun. O güneş

You put a curtain inside. That sun.

ışığı camdan içeri girip sizin

the light enters through the glass and yours

evinizi ısıtmaya başlarsa onu

If it starts to heat your home, it.

dışarı atmak için tek yönünüz var

You have only one way to throw it outside.

serin bir ev istiyorsanız. O da

If you want a cool house. That too.

klima. Klima kullanmak özellikle

Air conditioning. Using air conditioning especially

son 20-30 yılda dünyanın

in the last 20-30 years, the world

en büyük sıkıntılarından birisi

one of the biggest difficulties

elektrik açısından. Peki bunu nasıl

in terms of electricity. So how do we do this?

önlersiniz? O güneş ışığını

Do you prevent it? That sunlight.

içeri almadan

without letting in

eğer bir yöntem bulursanız

if you find a method

o bayağı etki yapar.

That has quite an impact.

Onun da ismi ne biliyor musunuz? Panjur.

Do you know what his name is too? Shutter.

Ne kadar basit bir olay değil mi?

Isn't it such a simple event?

Panjur. Eğer Fransa'da

Shutter. If in France

ben sadece örnek olarak söyleyeyim.

I'll just say it as an example.

Fransa'da güneyinden kuzeyine

From the south to the north of France.

kadar yani Marsilya'dan

that is, from Marseille

Lille'e kadar dolaşırsanız bütün

If you wander all the way to Lille.

hemen hemen evlerde panjurlar vardır.

Almost all houses have shutters.

Eskiden burada da vardı.

It used to be here too.

Anneannemin evini de hatırlıyorum. 80'ler 90'larda

I also remember my grandmother's house. In the 80s and 90s.

panjur çok modaydı hocam.

The shutters were very trendy, teacher.

Çoktu. Böyle çapraz dururdu o.

There were many. It used to stand like this, diagonally.

Cama yapışık da değil. Ama ondan sonra

It's not stuck to the glass. But after that...

şey oldu böyle eski

It happened like this, it's old.

ve modası geçişli diye.

And it's said to be out of fashion.

Galiba onu overrul etti abi.

I guess he overrulled him, bro.

Çift camlar da yeterliydi. Çünkü içeri

The double glazing was sufficient too. Because it kept the inside...

girdiği zaman o ışık, ışığın girdiği yer

the place where the light enters when it comes in

ışığın en çok enerji taşıdığı yer

the place where light carries the most energy

aslında sizin en çok gördüğünüz

actually the one you see the most

yerdir. Zaten insan

it is. After all, a person

gözü ona göre evrimleşmiş

its eye has evolved according to it

durumda. Biz

in a situation. We

güneşin sıcaklığına göre

according to the warmth of the sun

evrimin içine girdik. O yüzden

We have entered the evolution. That's why.

bir cam konduğu zaman sizin gözünüzün

when a glass is placed, your eye's

en rahat ettiği spektrumu

the spectrum in which it feels the most comfortable

içeri alır. Ama evdeki enerji

brings it inside. But the energy in the house

dışarı kaçamaz. Evdeki

He can't escape outside. At home.

enerji dışarı kaçarken o cam sizi

The glass keeps you while the energy escapes outside.

yine bir battaniyenizdir. O da spektroskop

You are again a blanket. That is a spectroscope.

yüzünden. Orada çok daha uzun

because of your face. Much longer there.

dalga boylu enerji dışarı kaçmaya

wave-length energy is escaping outside

çalışıyor. Kaçamadığı için ev ısınmaya

It's working. Because it couldn't escape, the house is warming up.

devam ediyor. O perde falan hiçbir şey fark etmez.

It's continuing. That curtain or anything else doesn't matter at all.

Perde sadece ışığı birazcık azaltır.

The curtain only slightly reduces the light.

İstediğiniz kadar kalın perde

Curtains as thick as you want.

koyun oraya. İçeride olduğu sürece

Put it there. As long as it's inside.

sizin eviniz ısınmaya devam edecektir.

Your house will continue to heat up.

Ürdün'de hocam bu arada insanlar

In Jordan, by the way, people are...

balkonlarında böyle beyaz

such white on their balconies

çarşaf asıyorlar yazın.

They are hanging sheets in the summer.

Değil mi?

Isn't it?

Panjurun.

The window shutter.

Ucuz versiyonlar.

Cheap versions.

Şimdi o zaman ben söyleyeyim. Bütün

Now, let me say it. All

mühendislerin panjur işinin birazcık uğraşması

the engineers' little effort in the shutter work

lazım. Bütün her yerde. Yeni

It's necessary. Everywhere. New.

müteahhitlerin de bunun üzerine uğraşması lazım.

Contractors also need to work on this.

Yeni binalarda da panjur işi

The shutter work in new buildings.

klimayı çözme açısından en

in terms of solving the air conditioning

kolay iş. Peki size bir soru.

Easy job. Well, I have a question for you.

Panjurdan kastımız yani

What we mean by "shutter" is

balkona ya da pencerelere

to the balcony or windows

açı yapacak. Açı yapması

It will create an angle. Making an angle.

yani açı yapmak falan onlar estetik

So making angles and stuff, that's aesthetic.

kısmı. İçeri

part. Inside

sokmayan güneş yerler.

The sun that doesn't burn, places.

Yani tamamen kapattığımızda dümdüz

So when we close it completely, it's flat.

bir şekilde kapattığımızda okey yani.

It's okay when we close it in some way.

Orada işte estetik giriyor

That's where aesthetics come into play.

işin içine. Estetik girdiği zaman

when aesthetics come into play.

orada mimarların

there the architects

içinde olması lazım. Tasarım giriyor.

It must be inside. The design is entering.

Tabii. Orada giren enerjinin

Of course. The energy that enters there.

ne şekilde ve ne zaman gireceği

in what way and when he/she will enter

ile ilgili ama onu da eğer siz otomasyona

related to it, but if you also automate it.

bağlamak istiyorsanız orada da tekrar mühendislik

If you want to connect, there is engineering again there.

var. Güneş olmayan bulutlu

There is. Cloudy without the sun.

bir günde de panjurların

in a day, the shutters

kapalı kalmasının anlamı yok. Yani

There's no point in staying closed. I mean...

ben burada bir otomasyon yapıyorum. Ama

I am doing an automation here. But

otomasyon için para verecek birisi. Onu

Someone who will pay for automation. That person.

kendiniz de açıp kapatırsınız. Benim evdeki

You can also open and close it yourself. My home.

panjurum tamamen benim kendi

My blinds are completely my own.

kolum altında olan panjur.

The shutter under my arm.

Hocam bu panjurla başlayıp

Teacher, let's start with this shutter.

bitirmemizin sebebi çünkü binaların

The reason we are finishing is because of the buildings.

enerji verimindeki aşil tendonu camlar

energy efficiency Achilles tendon windows

olduğu için değil mi? Çünkü zaten diğer kısımlarda

Isn't it because it is? Because already in the other parts...

siz yalıtım yapabiliyorsunuz.

You can insulate.

O yüzden. Tabii tabii. Yalıtım

That's why. Of course, of course. Insulation.

işi çok temel.

The job is very basic.

Aynen. Her yerde yalıtım olması

Exactly. There should be insulation everywhere.

lazım. Çatının, cephelerin

needed. The roof, the facades

mutlaka yalıtımlı olması lazım. Buna

It must definitely be insulated. For this.

girmiyorum. O cepte zaten. Bunu zaten bir sürü

I'm not entering. It's already in the pocket. Many already have this.

şirket de anlatıp duruyor. Yani bu artık

The company keeps explaining it. So this is now...

tamamen ticari bir olay. Yalıtımsız

completely a commercial event. Uninsulated

ev kalmaması lazım. Birincisi bu.

There shouldn't be any houses left. This is the first point.

En basit çözüm. Arkasından

The simplest solution. Behind it.

gelen başka olaylar var. Bir tanesi

There are other events coming up. One of them is...

işte gelen ışığın getireceği ısının

the heat that the incoming light will bring

size ne kadar faydası var?

How much benefit do you provide?

Onu dışarı atmak için siz ne kadar

How much are you to throw him out?

daha fazla para harcıyorsunuz ya da

you are spending more money or

elektrik harcıyorsunuz. Harcadığınız

You are consuming electricity. What you have consumed.

elektrik ya da aldığınız malzemenin

the electricity or the material you received

eninde sonunda geri dönüşüme dönmesi

Sooner or later, it will return to recycling.

için olası uygulamalar

possible applications for

her bir problem olacak uygulamalar.

There will be applications for each problem.

Şimdi böyle düşünürseniz o zaman bunu

If you think like this now, then you do this.

azaltmanız lazım sizin. Bir tanesi o.

You need to decrease yours. That's one of them.

Başka bir olay daha var. İçeri

There is another incident. Inside

girdi. Güneş girdi, girmedi.

It entered. The sun entered, did not enter.

Işık var, yok. Ama

There is light, there isn't. But

sizin amacınız ne? Orada

What is your purpose? Over there.

yaşayan birisinin aslında konforlu

The one who is living is actually comfortable.

yaşaması. Yani orada

to live. So there

panjuru yapan da ya da

the one who makes the shutter or

yalıtımı yapan da ya da

the one who insulates or

çatıyı yapanın da ya da içerideki

the one who made the roof or the one inside

bütün alet edevatın cinsini

the type of all the tools and equipment

seçen insanın da estetik

the person who chooses also has aesthetics

dedik bir tanesi. Bir tanesi de

"One of them said. One of them also..."

içinde yaşayan insanların

the people living inside

konforunu düşünmesi lazım.

He needs to think about his comfort.

Konfor da hem görsel

Comfort is both visual.

konfor hem ısısal

comfort is both thermal

konfor. Şimdi

comfort. Now

bunu düşündüğünüz zaman bir de

when you think about this, also

soru sorun. Herhangi bir zamanda siz

Ask questions. Anytime you want.

evinizdeyken bazen

sometimes when you're at home

bir sürü zaman ya da

a lot of time or

sizin oturduğunuz yerle

with the place where you sit

evin geri kalanı

the rest of the house

aynı şekilde ısıtılıyorsa

if it is heated in the same way

bir şeyin havaya uçtuğunun farkında

Aware that something has exploded.

değil misiniz? Evet. Hissediyorsunuz

Aren't you? Yes. You feel it.

değil mi? O zaman siz eğer

isn't it? Then if you

öyle bir sistem oluşturursanız ki

if you create such a system that

o arkadaki oda

that room at the back

akşama kadar kullanmayacağınız oda

the room you will not use until the evening

sizin çalıştığınız oda kadar

as much as the room you work in

enerji harcamazsa bu

if it doesn't consume energy this

sizin için daha iyi olmaz. İşte buna

It won't be better for you. Here it is.

bağlı olarak bizde birkaç

We have a few related ones.

çalışma oldu. Bir tanesi bir doktor

There was a study. One of them is a doctor.

çalışması oldu Cem Keskin

Cem Keskin had a job.

tarafından. Onun yaptığı çalışmalarla

by. With the work he/she has done

bunun yapılabileceğini

that this can be done

hakikaten bir etkisi olabileceğini gösterdik.

We have shown that it can indeed have an impact.

Bunlar ne kadar fark ediyor?

How much do these differ?

Dediğimiz gibi bütün bunları eklerseniz

As we said, if you add all this.

yavaş yavaş bütün bu enerji verimliliklerini

slowly all this energy efficiencies

etkiler. Burada bakın enerji

effects. Look here, energy

tasarrufundan bahsetmiyorum. Biraz

I'm not talking about thrift. A little bit.

biraz da ondan bahsetmek isterim.

I would also like to talk a bit about that.

Enerji tasarrufu siz

Energy saving is you.

yekten bir takım şeyleri

a number of things outright

dağıtarak yaptığınız olaylar. Az

Events you did by distributing. Little.

kullandığınız mı enerjiden tasarruf

Are you saving energy from what you use?

ediyorsunuz. Cama ne ihtiyaç var değil mi?

You are doing it. There’s no need for glass, right?

Bütün camın olduğu yeri siz tuğlayla kapatın

Cover the entire area with glass with bricks.

üstüne de yalıtım yapın.

Also, insulate on top of it.

Hadi bakalım artık klimaya falan

Come on then, it's time for the air conditioning and all that.

ihtiyacınız yok. Ama benim cama

You don't need it. But for my window.

ihtiyacım var dışarı bakmak için değil mi? O yüzden

I need to look outside, right? That's why.

yani uca giderseniz o enerji tasarrufunda

So if you go to the edge, there is energy saving.

siz uca gidip iyice uca

you go to the edge and go all the way to the edge

gidip azaltıyorsunuz her şeyi. Ama o

You're going and reducing everything. But that

demek değil. Biz hem konforlu

It's not about that. We are both comfortable.

olmak istiyoruz hem estetik bir şey görmek

We want to both see something aesthetic.

istiyoruz. Hem aynı şekilde ama aynı

We want. Both in the same way but the same.

zamanda da enerjinin en az

at least energy in time

hatta sıfıra kadar iniyor. Sıfıra

it even goes down to zero. Zero.

inmek neredeyse imkansız. Ama

Getting down is almost impossible. But

sıfırı biz kutup yıldızı olarak söyleyelim.

Let's say zero as the pole star.

O kutup yıldızına doğru gideceğimiz

We are going towards that North Star.

bir şekilde azaltacağımız bir olay

an event that we will reduce in some way

olsun düşünün. E böyle bir durumda

That's okay, think of it this way. In such a situation...

bizim amacımızın

our aim's

mimar mühendisin ilerici

The architect is progressive.

yaratıcı

creative

birleştirici

unifier

bütünsel çalışmalar yapması gerekiyor.

She needs to carry out holistic studies.

İşte böyle dediğimiz zaman mesela

For example, when we say it like this.

bir bakıyoruz binalarda

we look at the buildings

hakikaten belli bir miktar bir azalma

there is indeed a certain amount of decrease

olacak. Bunun gibi başka bir sürü şeyler

It will happen. A lot of other things like this.

var. International Energy Agency'nin

There is. International Energy Agency's

2019'da yayınladığı çok güzel

It was released in 2019 and is very beautiful.

bir grafik var. Biz bunu hala

There is a graph. We still have this.

kullanıyoruz her zaman. Burada dünyanın

We always use it. Here in the world.

işte bu battaniyeyi azaltması demek

this means reducing this blanket

işte sıcaklık bir buçuk

Here is one and a half degrees.

dereceyle sınırlayalım diyorlar ya. Artık

They say let's limit it with a degree. Now

o 1.7'ye çıktı. Tutabilmek de

It has risen to 1.7. To be able to hold it too.

zor olmaya başladı. Çünkü

It started to become difficult. Because

battaniye büyüdükçe büyüyor. Her

The blanket keeps growing larger and larger. Each

yapılan çalışmanın o battaniyeyi

the work done on that blanket

inceltmek için ne kadar

How much to thin it out?

katkısı bulunduğunu gösteren

showing that he/she contributed

bir grafik bu. Çok

This is a graph. Very.

güzel bir grafik. Mesela burada binaların

A nice graphic. For example, here are the buildings.

grafiksel cevabı gibi aslında.

Actually like the graphical answer.

Evet. Orada mesela

Yes. There, for example.

binalarda yapılan olaya bakıyorsunuz

You are looking at the incident that happened in the buildings.

geliyor böyle %10-20

It's coming like this, 10-20%.

fark ediyor dünyada. Güneş enerjisini

It makes a difference in the world. Solar energy.

kullanmaya devam ederseniz

if you continue to use it

o %10-20 azaltıyor

It reduces it by 10-20%.

burada. 10-12 azaltıyor

It's reducing by 10-12 here.

2050'de. Rüzgar öyle. Ama ondan sonra

In 2050. The wind is like that. But after that...

başka bir sürü şeyler var. Bunlardan

There are many other things. Of these

bir tanesi de davranışsal enerji.

One of them is behavioral energy.

Yani hiç beklemezsiniz

So you never expect it.

ama insanların kendilerinin

but people themselves

alışıp da yapmaya

get used to doing

başladıkları o davranış

the behavior they started

değişikliklerinin önemi var.

The importance of the changes.

İşte mesela burada oturuyorsunuz. İçerideki

For example, you are sitting here. Inside the

odayı eğer müsaade ederseniz

If you allow me, the room...

onun üzerine çalışan mimar

the architect working on it

mühendis otomasyonla

engineer with automation

onu azaltmaya başlayabiliyorlarsa

if they can start to reduce it

ve sizin nerede olduğunuzu

and where you are

tahmin eden bir sistem

a predicting system

içinde oraya gideceğiniz saatte

at the time you will go there

yatma saatinden önce belki

maybe before bedtime

yatak odasını birazcık daha ısıtıyorsa

if it warms the bedroom a little more

ya da yemek odasında

or in the dining room

sizin yemek yiyeceğiniz zaman ısıtıcı

the heater you will use when eating

ya da ışık açılıyorsa bu size

or if the light is turning on, this is for you

çok ilginç bir düzen

a very interesting arrangement

getirecektir. Bunun olması

It will bring. For this to happen

mümkün mü? Bir yerden sonra

Is it possible? After a certain point.

mümkün olduğunca ucuz malzemelerin

cheap materials as much as possible

olması öbür taraftan da yapay

it is artificial from the other side as well

zekanın, makine öğreniminin

your intelligence, machine learning

olması ile olacak ki bunun artık

with it being, this will now happen

tam ucunda olduğumuzu herkes biliyor.

Everyone knows that we are right at the end.

Siz de biliyorsunuz. Dinleyicilerimiz de biliyordur.

You know too. Our listeners probably know as well.

Yani bu ucumuz da bizim. Demek ki

So this tip is ours too. That means.

bütünsel çalıştığımız zaman

when we work holistically

bütün bu kavramları beraber

all these concepts together

düşündüğümüz zaman bu verimli

When we think about it, this is efficient.

kişi çok etkin olarak çıkacak.

The person will emerge very effectively.

Ve bu kesinlikle tasarruf

And this is definitely savings.

değil. Tasarruf,

not. Savings,

bir yerden sonra termodinamiğin birinci

After a certain point, the first law of thermodynamics.

kanunudur. Verimlik

It is the law. Efficiency.

ikinci kanunu da içir.

Include the second law as well.

Yani kullanmadığınız, kullanmayacağınız

So, what you don't use and won't use.

ya da ihtiyacınız olmayan

or what you don't need

şeyleri mümkün olduğunca kullanmayın

Try to use things as little as possible.

kavramına gitmemiz lazım.

We need to go to the concept.

O zaman da var.

It exists then too.

İnsan kaynağı da var. Malzeme

There is also human resources. Material.

de var. Düşünce de var.

There is thought as well.

Verimli o şekilde götürdüğümüz zaman

When we carry it out efficiently in that way

bir sürü neden olacak. Binalara ilişkin

There will be a lot of reasons. Regarding the buildings.

bir şey söyleyebilir miyim? Yani siz

Can I say something? I mean you.

hocam bu analizleri ve modelleri

teacher, these analyses and models

yaparken optimum yaşam

optimal living while doing

sıcaklığı yazın ve kış için

write the temperature for summer and winter

ne öngörüyorsunuz? Çünkü ben 5 yıldır

What do you foresee? Because I've been for 5 years.

yatak odamda hiç kalorifer çalışmadı.

The radiator has never worked in my bedroom.

17 dereceye falan da düşüyor bu arada

By the way, it drops to around 17 degrees.

kışın. Ki okey yani uyuduğum yer

In the winter. So, okay, that's where I sleep.

zaten soğuk olması lazım. Kışın

It should already be cold. In winter.

hakikaten 19 derecelerde 20 dereceler

It really is around 19 to 20 degrees.

tutmaya çalışıyorum. Yazında 23

I'm trying to hold on. You wrote 23.

derecenin üstüne çıkmaması güzel olur yani uyurken

It would be nice if it doesn't rise above the degree while sleeping.

diye düşünüyorum. Ama insanlar

I think so. But people

yaz-kış evin içinin aynı sıcaklıkta

the inside of the house is the same temperature year-round

olması gerektiğini ve aynı kıyafetle gezmesi

it should be and walking around in the same clothes

gerektiğini düşünüyor gibi bir hissim de var.

I also have a feeling that it seems necessary.

Bu bana biraz garip geliyor. İşte bu davranışsal

This seems a bit strange to me. It's just this behavioral.

değişiklik. Aynen. O yüzden.

Change. Exactly. That's why.

Yani niye onlar öyle düşünüyorlar diye

So why do they think that way?

soralım. Çok ilginç değil mi? Niye düşünüyorlar?

Let's ask. Isn't it very interesting? Why are they thinking?

Onların öyle düşünmemesi için

So that they don't think that way.

sizin gibi NGO'ların çalışması

the work of NGOs like yours

lazım. Evet. Bakın tam olarak

It is necessary. Yes. Look exactly.

yani sizin akademisyenlerle

So, with your academics...

ya da enerji sahiliyle beraber

or along with the energy coast

yapacağınız çalışmalarda

in the work you will do

soracağınız sorulardan bir tanesi

one of the questions you will ask

niçin böyle diye.

Why is it like this?

Neden olduğunu görüyoruz bir yerden sonra

We see the reason after a while.

tamam işte tam dediğiniz gibi 19-23 derece

OK, just as you said, 19-23 degrees.

tamam ona göre de ondan sonra mühendisler

Okay, then after that the engineers.

geliyor. Ondaki klimayı ya da

It's coming. The air conditioning in it or

ısıtıcıyı ayarlıyorlar. Ama

They are adjusting the heater. But

önce sorun bakalım. Onlar niye öyle istiyorlar?

First, let's ask the question. Why do they want it that way?

Amerika'da tersi vardır aslında.

Actually, there is the opposite in America.

Amerika'da yazın millet neredeyse

In America, where is everyone almost during the summer?

kazakta oturur evlerde.

They sit in sweaters at home.

İçine giremezsiniz evin o kadar soğuktur.

You can't enter; the house is that cold.

Evet. Klima öylesinedir.

Yes. The air conditioning is like that.

Ama işte bu da toplumsal ve davranışsal

But this is also social and behavioral.

bir mesele zaten. O da davranışsal.

It's already a matter. That is also behavioral.

O da tam açımda başladı şu anda.

It just started at the exact moment I'm hungry.

Evet Almanya'da mesela. Ben her gittimde

Yes, for example in Germany. Every time I go there.

zaten şey olup geri dönüyorum yani şey

I'm already doing it and I'm coming back, I mean, you know.

evet. Şey tersi de vardır.

Yes. Well, the opposite is also true.

Yazın sıcak.

It's hot in the summer.

Kışın da neredeyse mayoyla dolaşırlar.

In winter, they almost walk around in swimsuits.

O kadar da ısırırlar. Yani Amerika'nın

They bite that much. I mean America's.

aradığı enerji. Bakın soracağınız bir başka

the energy he/she is looking for. Look, here's another question you might ask.

soru da şu. Kültürler arasında niye bu kadar

The question is this: Why is there so much difference between cultures?

büyük bir fark var? Ve yani diyelim

Is there a big difference? And I mean, let's say...

küçük bir ülke seçelim.

Let's choose a small country.

Mesela Romanya diyelim. Amerika'da

For example, let's say Romania. In America.

bir tane eyalet seçelim.

Let's choose a state.

İkisinin de diyelim ki nüfusları

Let's say both of their populations

aynı. İşte 5-6 milyon.

Same. Here, 5-6 million.

Bunların dünyadaki o

These are the ones in the world.

battaniyenin kalınlaşmasına

to the thickening of the blanket

katkıları ne? Farkı ne?

What are its contributions? What is the difference?

Tamamen davranışsal bir şey.

It is completely a behavioral thing.

İşte orada bir şeyleri değiştirmek için

There to change something.

uğraşmak da mümkün. Çünkü Amerika'da teknoloji

It is also possible to engage. Because in America, technology

var. Ona rağmen bu olmuyor değil mi?

It exists. Nevertheless, it's not happening, right?

Romanya diyelim ya da başka bir yere

Let's say Romania or somewhere else.

gidelim. Özbekistan diyelim. Orada da başka

Let's go. Let's say Uzbekistan. There are other things there too.

bir şekilde yapılıyor. Ona rağmen

It's done somehow. Despite that

çalışmıyor. Aslında dünyada bunları değiştirebilmek

It's not working. In fact, to be able to change these in the world.

için bizim başka bir kavram

another concept for us

oluşturmamız lazım. Benimle

We need to create it. With me.

çalışan çok değerli bir yeni

a very valuable new employee

doktor öğrencisi var. Canan

There is a doctor student. Canan.

Özsoy. Bir zaman sonra gelip böyle

Özsoy. Coming like this after a while.

başladı. Tanıştığınız herhalde.

It has started. You must have met.

Transdisciplinary düşünceyle

With transdisciplinary thought

design thinking'in

design thinking's

yani tasarımsal

that is, design-related

düşünceyle transdisciplinary

transdisciplinary with thought

yani disciplinarity düşünceyi

that is, to think disciplinarily

birleştirerek bir enerji dönüşümünü

combining an energy transformation

nasıl oluştururuz diye kavram

how do we create the concept

üzerinde onunla çalışıyoruz.

We are working on it.

Doktor teyze de onun üzerinde olacak.

Auntie doctor will also be on top of him.

Mesela böyle bir düşünce tarzı

For example, such a way of thinking.

tam olarak istediğimiz olay. Çünkü

exactly the event we want. Because

insanlar değişik bir şekilde sadece

People are only different in a way.

kömürü çok yakalım ya da az yakalım

Let's burn a lot of coal or let's burn a little.

değil ya da daha önce söylediğim gibi

not or as I said before

kömür özelliklerine bakıp ona göre

based on the coal properties

siz fırını tasarlarsınız. Bakın

You design the oven. Look.

yaptığımız bütün çalışmalar o fırın

All the work we have done is that oven.

tasarlamasını değiştirdi. Onun devamında

he changed the design. Following that

şu anda biz şişe camdaki fırınların

Right now we are at the furnaces in the bottle glass factory.

cam yapan fırınların

glass-making furnaces

tasarımını değiştirmeye çalışıyoruz. Bunlar

We are trying to change the design. These are.

teknolojik olarak bizim yaptıklarımız.

What we have done technologically.

Ama binalara girdiğiniz zaman ya da

But when you enter the buildings or

trafiğe çıktığınız zaman olanlar da

what happens when you hit the road

davranışsal değişiklik

behavioral change

mühendisliğin ötesinde. Çok ötesinde

Beyond engineering. Much beyond.

hatta yani o çünkü

actually, I mean that is because

mühendis olay ne kadar öyle tasarlarsanız

Engineer, it depends on how you design the event.

tasarlayın insanlar farklı şekilde

design people in different ways

de kullanabiliyorlar. Evet. Yaptığınız tasarım

They can use it too. Yes. The design you made.

ya da yaptığınız binayı. Bu arada benim için

or the building you made. Meanwhile, for me

enerji verimi yani evdeki enerji verimi şu

Energy efficiency, that is, the energy efficiency in the house is as follows.

noktada üzülerek söylüyorum ki geçen

I regret to say that last time

öğrendim hani mutfaktaki

I learned, you know, in the kitchen.

peteği kısın dediler. Çok doğruymuş.

They told me to shorten the hive. They were very right.

Yani kıstım ve kapattım tamamen

So I cut it off and completely closed it.

ve hiçbir şekilde ihtiyacım yok. Çünkü yemek

and I have no need at all. Because food

yaparkenki ısıyla zaten ve şeyle

with the heat while doing it and with the thing

ve şey düşünüyorduk hani mutfak

And we were thinking about the kitchen.

niye bu kadar sıcak?

Why is it so hot?

Pancır lazım.

I need a pancake.

Ama buna cevap

But a response to this

vereyim Utku. Peteği

I'll give it to you, Utku. The honeycomb.

kapattım diyorsun. Aslında ne

You say you closed it. But actually, what?

yaparsan yap mutfakta bir petek

If you do it, do it in the kitchen, a honeycomb.

var aslında. Petek ne biliyor musunuz?

There is actually. Do you know Petek?

Sizin o yok. Ondan bahsetmiyorum.

It's not yours. I'm not talking about that.

Ona tekrar geleceğim. Sizin buzdolabının

I will come back to him again. Your refrigerator.

arkasına bakın. Buzdolabının

Look behind it. The refrigerator's.

arkasında borular var

There are pipes behind it.

böyle. Aynı sizin peteğe benzeyen.

Like this. Just like your honeycomb.

Buzdolabı nasıl çalışır biliyor musunuz?

Do you know how a refrigerator works?

İçerideki ısıyı alır

It takes the heat from inside.

dışarı atar. İçerisi bu yüzden

throws it outside. That's why the inside

soğuk kalır. Onun içinde de bir böyle

It will remain cold. There is also something like that inside it.

sihirbazlık vardır. Buzdolabı

There is magic. Refrigerator.

belki en böyle yaratıcı

maybe the most creative like this

fikirlerden birisidir gelmiş geçmiş.

It is one of the ideas that have come and gone.

Çünkü orada soğuktan

Because it's cold there.

sıcağa doğru ısıya atıyorsunuz.

You are throwing it into the heat towards the heat.

Bakın buzdolabının içi

Look inside the refrigerator.

sizin odanızdan daha soğuktur.

It is colder than your room.

Ve buzdolabının yaptığı o

And that what the refrigerator does.

soğuk alandan dışarıya ısıya

from the cold area to the heat

atmaktır. O yüzden siz

It is because of that, you

kışın, yazın buzdolabının

in winter, the refrigerator in summer

arkasındaki petekle

with the radiator behind it

ısınıyorsunuz. Bir kere birincisi o.

You are warming up. That's the first thing.

O buzdolabı da başka bir zaman anlatırız

We'll talk about that refrigerator another time.

tamamen teknolojik olarak. Ama

completely technologically. But

petek açısından işte benim evimde petek

As for the radiator, here's my radiator at home.

yok. Hiç petek yok. Hocam sizin evinizde

No. There's no honeycomb at all. Teacher, in your house.

ne var? Hocam ona bir gelelim.

What's wrong? Let's get to that, teacher.

Onu bir ben... Hocam bilmiyorda

Only I know him... My teacher doesn't know.

mısınız? Ben gerçekten çok merak ediyorum.

Are you? I am really very curious.

İnsanlar dinlemeye devam edecekler

People will continue to listen.

böylece. Bu sırrı öğrenmek

thus. To learn this secret

için. Ben bu arada çok merak ediyorum.

for. In the meantime, I am very curious.

Ama şu anda gerçekten merak ediyoruz.

But right now we are really curious.

Nasıl bir tasarım mı?

What kind of design?

Bir hesaplama işi o. Bir yerden sonra

It's a matter of calculation. After a certain point.

bakıyorsunuz nereden ne geliyor diye.

You look and see where everything is coming from.

O zaman ben doğalgazı

Then I will the natural gas.

istemememin nedeni, bir evim

The reason I do not want it is that I have a house.

var Üsküdar'da. Çok büyük olmayan bir yer.

It is in Üsküdar. A place that is not very large.

Bunu renove ettim. Yenileştirdim.

I renovated this. I renewed it.

Eski bir apartmandaydı. Eski bir apartmandaki

It was in an old apartment. In an old apartment.

bir daireydi. Bu dairedeki

It was a circle. In this circle,

daireyi tamamen yapayım dedim.

I said I would completely finish the apartment.

Bana doğalgaz için getirdikleri

What they brought me for natural gas.

kombiler inanılmaz

The boilers are incredible.

kocaman kombilerdi. Yani hesaplıyorum

They were huge boilers. I mean, I'm calculating.

hesaplıyorum. Benim istemediğim

I'm calculating. What I don't want.

kadar kocaman bir şey ve kocaman bir yer

such a huge thing and a huge place

kaplayacak orada. Peki dedim yani.

It will cover there. Well, I said.

Herkes getiriyor. Bir sürü arkadaşım da var.

Everyone is bringing [them]. I have a lot of friends too.

Onlar da söylüyorlar. Şu kombiyi kullanırsan

They are saying too. If you use this combi.

iyi olur. Şu ne olursa iyi olur.

It will be good. Whatever happens, it will be good.

Sonra bir değişik bir soru sormanız lazım.

Then you need to ask a different question.

Bence herkesin bu soruları, bu soruyu

I think everyone should ask these questions, this question.

yani enerji verimliğiyle ilgili değil

so it's not related to energy efficiency

her şey için sorması lazım. Tamamen

It needs to ask for everything. Completely.

tersini sorması lazım. Peki benim kombiye

He needs to ask the opposite. Well, what about my boiler?

ihtiyacım var mı diye sordum. Çünkü oraya kocaman

I asked if I need it. Because there it is huge.

bir kutu geliyor. O kutu orada zaten evde

A box is coming. That box is already at home there.

küçük. Orada bir tane göz ağrısı.

Small. There is one there, a headache.

Çıkartayım bunu dedim. Ama ondan sonra

I said I'll take this out. But after that

herkese sordum. Herkes ne dedi?

I asked everyone. What did everyone say?

Sen alır mısın dedim. İçinde doğalgaz

I asked if you would take it. It contains natural gas.

olmayan bir evi.

a house that does not exist.

Herkes eşinden dolayı yani bu

Everyone is because of their spouse, that is this.

gender olayı. Sorduklarım çok

gender issue. I have many questions.

çünkü erkekti. Eşlerinin

because he was a man. of their wives

kadınların doğalgazı olmayan

women without natural gas

eve girmeyeceğini söylediler.

They said you wouldn't enter the house.

Şimdi çok ilginç bir şey. Ben onun yüzden

Now something very interesting. That's because of him/her.

acaba ne yapsam diye düşündüm.

I wondered what I should do.

O sırada ben tek başıma olduğum için

At that time, I was alone.

problem de yoktu. Yani bunu

There was no problem. I mean this.

tamamen ısı pompası ile yaptım.

I did it completely with a heat pump.

Isı pompası da ya da klima

Heat pump or air conditioner.

ya da inverter klima. Aslında

or inverter air conditioner. Actually

sizin buzdolabının tersi.

Your refrigerator's opposite.

Buzdolabının aynısı bir yerden sonra

After a while, it's just like the refrigerator.

o da bir yeri soğutmak

to cool a place down

istiyorsa. Mesela klima sizin evinizi

if it wants. For example, the air conditioner your house

soğuk tutmak istiyorsa dışarısı sıcakken

If you want to keep it cool while it's warm outside.

sizin buzdolabınız gibi çalışıyor.

It works like your refrigerator.

Sizin arkanız, buzdolabının arkasındaki

Your back is behind the refrigerator.

petekler bu defa klimanın dışarı olan

The vents this time are outside the air conditioner.

kısmında. Sizin ev soğuyor. Ama

in that section. Your house is getting cold. But

bunu yazın böyle çalışıyor.

Write this, it works like this.

Kışın da dışarı soğukken

Even when it's cold outside in winter.

bu defa tersini çevirdiğinizi düşünün.

Think that you have turned it upside down this time.

Siz içeriye bu defa

This time, you go inside.

o inverter klimayla ısı basıyorsunuz.

You are heating with that inverter air conditioner.

O yüzden ısı basmak da demek

That's why it also means to apply pressure.

bunun ismi ısı pompası demek yani.

This is called a heat pump, meaning.

Böylece hem klima hem ısı pompası

Thus, both air conditioning and heat pump.

olarak kullanıyorsunuz. Ben o zaman

you are using it as. Then I...

ben iki tane alırsam ben bu evi ısıtırmayayım

If I buy two, I won't heat this house.

dedim. Hakikaten olmaya başladı bu.

I said. It really started to happen.

Çok ilginç olarak ve çalıştı.

Interestingly, it worked.

Ama büyük evlerde

But in big houses

bu olmaz. Büyük evlerde

this won't do. In big houses

bunu konforu böylesine çalıştıramayız.

We can't operate comfort like this.

Yani zamanı gelecek. Bunu

So the time will come. This.

mümkün olacağınıza minimize etmeniz lazım

You need to minimize the possibility.

ama sıfıra indirmeniz mümkün

but it is possible to reduce it to zero

olmayacaktır doğal gaz işini.

It will not be a natural gas job.

Doğal gaz yerine elektrik kullanmak ise

Using electricity instead of natural gas is

çok çok büyük bir hata.

a very, very big mistake.

Ben onu diyecektim. Sizin o yaptığınız

I was going to say that. What you did.

sistemdeki elektrik harcaması

electricity consumption in the system

o ısı pompası

that heat pump

pompasındaki elektrik

the electricity in its pump

o rezistans ısıtıcılara

that resistance heaters

göre 4-5

according to 4-5

misli daha fazla. Yani mesela

more alike. For example

rezistans ısıtıcılar

resistance heaters

elektriği alıyorlar. Elektriğin

They are taking the electricity. Of the electricity

neredeyse %100'ünü ısı olarak

almost 100% of it as heat

size veriyorlar. Isı pompasında

They are giving you. In the heat pump.

rezistans heating diyelim ki

let's say resistance heating

100 birimi kullandı. 100 birim enerji

Used 100 units. 100 units of energy.

verdi sizin evinize. Isı pompası

He gave it to your house. Heat pump.

100 birim enerji

100 units of energy

kullanırsa sizin evinize

if he/she uses it, to your house

400 birim ısı basıyor. Bu da

400 units of heat is being applied. This also

işte yine bir gün daha değişik

Here we go again, another different day.

bir şekilde konuşalım. Sırf buzdolapları

Let's talk in some way. Just refrigerators.

klimalar ve ısı pompalarını konuşalım.

Let's talk about air conditioners and heat pumps.

Onların faydası

Their benefit

katmanla gidiyor. Bu da

It's going in layers. This also

termodinamiğin birinci kanunu ve

the first law of thermodynamics and

ikinci kanunun sihirbazlığı. O yüzden

The magic of the second law. That's why.

oradaki yani

the one over there

sakın karıştırmasın dinleyicilerimizde

"Please don't mix it up for our listeners."

o rezistans ısıtıcılığı

that resistance heating

ısıtma sistemlerini

heating systems

mümkün olduğunca kullanmamaları

to avoid using it as much as possible

lazım. Mümkün olduğunca

I need it. As much as possible.

ya ısı pompası ya da

either a heat pump or

bir şekilde doğal gazla

somehow with natural gas

o radyatörleri kullanmaları da.

They also use those radiators.

Daha iyi. Isı pompasını böyle gidip

Better. Go get the heat pump like this.

alabiliyor muyuz? Alabiliyor musunuz hocam

Can we take it? Can you take it, teacher?

satılan bir şey? Nasıl bir şey alabiliyor muyuz?

Is there something for sale? What kind of thing can we buy?

Isı pompası. Tabii tabii

Heat pump. Of course, of course.

onlar ısı pompası dediğimiz yani şu anda

They are the heat pump, which we currently...

benim evimde olan ısı pompası dediğimiz şey

the heat pump that is in my house

iki tane inverter klima. Ha tamam

Two inverter air conditioners. Okay then.

okey tamam tamam. O inverter klima onlar

Okay, alright. Those are inverter air conditioners.

yani aynı zamanda daha büyüklerini de

that is, also the bigger ones too

alabilirsiniz. Bunların bir sürü cinsleri de var.

You can get them. There are many varieties of these as well.

Tabii bunlar hani taşımayla olacak

Of course, this will be done with carrying.

işler değil çünkü dışarı olan bir şey olması

It's not about work because it has to be something outside.

lazım bunun. Hocam az önce çok güzel

I need this. Teacher, it was very nice just now.

bir şey söylediniz. Buzdolabını

You said something. The refrigerator.

düşününce sihirden farksız.

It's no different from magic when you think about it.

Zaten şöyle meşhur bir söz var. Hani iyi bir

There is already a famous saying: You know, a good...

bilimi sihirden ayırt etmek

to distinguish science from magic

bazen zor olur diye. Biz de bu

"Sometimes it can be difficult. We also..."

podcast'in başında da güneş

At the beginning of the podcast, the sun.

rüzgar enerjisinin işte

here is wind energy

mucidi Charles Broch'un

the inventor Charles Broch's

hikayesini anlatmıştık aslında.

We had actually told his story.

O yüzden biraz böyle bugün

That's why a bit like this today.

enerji verimliği konuştuk ama bir yandan

We talked about energy efficiency, but on the other hand,

tasarımın önemi, işte bilimin

the importance of design is the essence of science.

önemi, oradaki sihirbazlığın

the importance of the magic there

öneminden de bahsettik.

We also mentioned its importance.

Belki hani böyle bitirirken şeyi

"Maybe, you know, like while ending it."

de sormak istiyorum. Hani o sihirbazlık

I want to ask as well. You know, that magic.

ne kadar önemli?

How important is it?

Orada yapılan bilimde ve

In the science done there and

tasarımda. Ama bir yandan da

in design. But on the other hand

bunun önündeki engeller ne? Yani

What are the obstacles in front of this? I mean.

anlatırken, konuşurken çok iyi. Yani

While explaining and speaking, very good. I mean.

ısıtması olmayan evler, güzel

houses without heating, beautiful

tasarımlar, konsept tasarımları da görebiliyoruz

We can also see designs and concept designs.

internete baktığımızda. Ama orada

When we look at the internet. But there

çok milyonları içeren bir sistemden

a system that includes many millions

bahsediyoruz. Yani bir anda

we are talking about it. So all of a sudden

değişmiyor hiçbir şey. Belki hani orada

Nothing is changing. Maybe, you know, over there.

bir çözüm önerisi ve hani nasıl bunu

a proposed solution and how to do this

yapacağız, bu dönüşümü nasıl

we will do, how will this transformation be

yapacağız diye sorarak bitirelim.

Let's finish by asking what we will do.

Aslında bu çok güzel

Actually, this is very nice.

bir soru. Yani ben o

one question. So I am that

yüzden bunu da itiraf edeyim. Bizim

I'll admit this too. Our

merkezimiz Enerji Çevre ve Ekonomi

Our center is Energy, Environment, and Economy.

Merkezi, ECEM. Bence bunu becerdi.

Central, ECEM. I think she managed it.

Ve bunun ben olabileceğini

And that it could be me.

başlangıçta tahmin etmiyordum.

I didn't expect it at first.

Bu tarafa doğru yavaş yavaş

Slowly towards this side.

evrildik. Bunun için de bizim

We evolved. For this, our

merkezimizin içinde bu arada hakikaten

meanwhile, really inside our center

o başta söylediğim temel çalışmalar

the basic studies I mentioned at the beginning

var ya, ışın umlusu transferi ya da

either, the transfer of the photon particle or

nano ile yaptığımız o çalışmalar

the studies we conducted with nano

da var. O çalışmalar hala

There is. Those studies are still ongoing.

devam ediyor. Onlarla ilgili bir sürü

It's ongoing. A lot about them.

işimiz devam ediyor. Ama ondan sonra biz

Our work is ongoing. But after that, we...

yavaş yavaş şuraya geldik.

We gradually came here.

Büyük tam senin sorduğun soruya

Big exactly to the question you asked.

bu soruların cevabı ancak

the answer to these questions can only be

takım çalışmasıyla

with teamwork

bütünsel olarak gelir. Yani bir

It comes holistically. That is, one

insanın öğrendikleri buna yetmiyor.

What a person learns is not enough for this.

Bu beraber yapılabilecek bir şey.

This is something that can be done together.

Dediğim hani Lahor'da

I told you, you know, in Lahore.

yapmak istediğimiz çalışma, ona da

the work we want to do, to her too

Lahor Times Square projesi

Lahore Times Square project

deniyor. Burada yaptığımız proje için

It is being tried. For the project we are doing here

şu anda 7-8 kişi çalışıyor.

Currently, 7-8 people are working.

Şu anda merkezde. Yani bunun içinde

Currently at the center. So, within this.

doktoralı makine mühendisi var,

There is a doctoral mechanical engineer.

Cem var, işte Life Cycle

Cem is here, this is Life Cycle.

analizi çalışan arkadaşlar var,

there are colleagues working on the analysis,

mimarlar var. Hem mimar olup hem

There are architects. Both being an architect and

mühendislik üzerine çalışmış olanlar var.

There are those who have worked in engineering.

Mühendis olup mimarlık üzerine çalışmış olanlar

Those who have become engineers and worked in architecture.

var. Bunları birleştirip yapma

There is. Don’t make it by combining these.

işi. Yeni bir şey değil ama unutulmuş

Its work. Not a new thing, but forgotten.

bir kavram. Bunun arkasında eğer

a concept. If there is something behind this

giderseniz, bunu kim yapmış dayı?

If you leave, who did this uncle?

Bunu dinleyicilerimize de söylemek isterim.

I would like to say this to our listeners as well.

Çünkü birçok konuşmada bahsettim.

Because I mentioned it in many conversations.

Benim hayran olduğum adamın

The man I admire

ismi Vitrivius. Bu Vitrivius

His name is Vitrivius. This Vitrivius.

2000 yıl önce yaşamış bir adam.

A man who lived 2000 years ago.

Roma'nın mimarı diye bilinen bir adam.

A man known as the architect of Rome.

Orada bütün baktığı olaylarda

In everything he looks at there.

renkten, işte

from the color, here it is

suyun akışına,

to the flow of water,

suyun akışından, havanın nasıl

from the flow of water, how is the air

olacağına, boyaların kalitesine

to be, the quality of the paints

kadar her bir şeyi düşünerek

thinking about everything to that extent

binaları yapmış. O yüzden de o zamanlar

They built the buildings. That's why back then

bir sürü şey çok uzun süre

a lot of things for a very long time

yaşayabilmiş o Roma İmparatorluğu

that Roman Empire that could have lived

sözde. Bütüncül bakış yani. Bütüncül

Alleged. Holistic view, that is. Holistic.

bakış. Yani o yüzden ben buna bütüncül

perspective. That's why I refer to this as holistic.

bakış dediğim zaman, bu ben

When I say gaze, this is me.

hani şapkadan çıkarttım diye

you said I pulled it out of a hat

düşünmeyin. Ama bütüncül bakışın

Don't think. But the holistic view.

içinde yapabileceğiniz

you can do in it

daha bir sürü şapkadan çıkacak

There will be many more surprises.

yenilikçiler var. O yenilikçi

There are innovators. He/She is an innovator.

bunlar da beraber çalışıldığı

these are also those that have worked together

zaman özellikle mimar ve mühendislerin

time, especially for architects and engineers

bir proje içinde, bir

in a project, a

ev bazında ya da bir

on a household basis or one

trafik bazında beraber çalışmalarıyla

by working together on a traffic basis

görebilecekleri kavramlar.

concepts they can see.

Ben o yüzden bunların

That's why I have these.

özellikle takım işiyle olmasını

especially being done as a team effort

isterim. Ve hani bir ara bana

I want. And remember when you once told me

derin sordu yapılmayan

Deep asked what was not done.

olaylar var mı diye. Tam

Are there any events? Exactly.

başlamadan önce podcast. Onu söyleyeyim.

Podcast before starting. Let me say that.

Aslında bence herkes

Actually, I think everyone

kendi açısından, kendi silosundan

from his/her own perspective, from his/her own silo

çözüm getirmeye çalışıyor.

It is trying to bring a solution.

Büyük kompleks problemleri.

Big complex problems.

Kompleks problemlerin hiçbirisi

None of the complex problems

çizgisel çözümlerle

with linear solutions

çözülemez. Aslında

It cannot be solved. Actually

kompleks problem demek ne demek?

What does it mean to say complex problem?

Bir yerden sonra devamlı olarak evrilen

Evolving continuously after a certain point.

problem demektir. İklim değişikliği de öyle.

It means a problem. Climate change is the same.

Yani biz bugün bunun etrafına bir sürü

So today we are surrounding it with a lot of...

güneş enerjisi paneli, güneş enerjisi

solar panel, solar energy

oluşturmak için panel koyalım. O panellerin

Let's put a panel to create. Those panels'

üretilmesi ya da o panellerin

the production of those panels

geri dönüşümü için bizim gidip

to go for the recycling

tekrar bakmamız lazım. Acaba biz ne

We need to take another look. I wonder what we...

yaptık da burada bir şeyler oldu diye.

"We did it so that something would happen here."

Bununla ilgili bir sürü başka hikaye anlatacağım.

I will tell many other stories related to this.

Anlatabilirim ama diğer konuklarınız da anlatmıştır.

I can explain, but your other guests have also explained.

O yüzden oraya girmeyeyim. Ama bu

So I shouldn't go in there. But this...

bütünsel olarak bakmak demek bir yerden

It means to look at it holistically from a certain point.

sonra bunun çizgisel,

then its linear,

lineer olarak çözülmeyeceğini

that it will not be resolved linearly

anlayıp çözüm değil

understanding is not the solution

strateji üzerine çalışmamız lazım.

We need to work on the strategy.

Yani bu dinamik olacak. Siz

So it will be dynamic. You

yarın biraz daha değişmiş problemin

Tomorrow your problem will change a bit more.

üzerinde daha etkin olmak

to be more effective on it

için çalışacaksınız. O nedenle

You will work for it. Therefore,

bizim çalışmalarımızda çok etkin

it is very effective in our studies.

olarak beraber yaptığımız, çalıştığımız

together that we did, that we worked on

mesela psikolog bir hoca var.

For example, there is a psychologist teacher.

Sedenga Gürman. Onunla birlikte yaptığımızda

Sedenga Gürman. When we do it together.

insanların nasıl gördüğünü de

how people see

bakıp onu da anlatmak

to look and explain it too

istiyoruz. Başka türlü olmaz. Enerji

We want it. It can't be done any other way. Energy.

Transition dediğimiz zaman bu sadece

When we say transition, this is just

üçümüzün değil. Biz akademik merkeziz.

Not for the three of us. We are an academic center.

Tamam. Siz NGO'sunuz.

Okay. You are an NGO.

Siz önemlisiniz. Ama gidip sorun

You are important. But go and ask.

sorduğunuz soruları annenize, babanıza

the questions you asked to your mother, your father

ya da komşunuza. Onların bakış açısı

or to your neighbor. Their perspective

farklı. Siz bir fark edeceksiniz ki

different. You will notice a difference that

siz başka türlü bakıyorsunuz. Burada biz

You are looking at it differently. Here we...

enerji sahanın içindeyiz. Bakın

We are inside the energy field. Look.

çıkalım. Enerji sahaya şirket olarak bakalım.

Let's go out. Let's approach the energy sector as a company.

Onların bakış açısı farklı. Bir daha

Their perspective is different. Again.

gidelim yukarı. Enerji Bakanlığı'nın

Let's go upstairs. The Ministry of Energy's

farklılığına bakalım. Enerji Bakanlığı nasıl bakıyor?

Let's look at the difference. How does the Ministry of Energy view it?

Onlarınki farklı. Daha yukarı çıkalım.

Theirs is different. Let's go higher.

İşte United Nations'a bakalım.

Let's take a look at the United Nations.

Ya da International

Or International

Agency'ye bakalım. Onlarınki de farklı.

Let's take a look at the Agency. Theirs is different too.

Bunları birleştiren bir kavramın

A concept that unites these.

olması lazım zaten. Yani

It should be so, anyway. So...

Canan Özsoy'la da çalıştığımız konular

The topics we worked on with Canan Özsoy.

bunlar aslında. Burada bunu birleştirende

These are actually. Here, the one who combines this.

de bilimin, akademinin

of science, of academia

ama bilim derken sadece makine

but when we say science, we only mean machines

mühendisi demiyorum. Bunun içinde yapay

I'm not talking about the engineer. It involves artificial.

zeka da var. Elektrik mühendisi

There is intelligence too. Electrical engineer.

de var. Mimar da var. Psikolog

There is an architect. There is a psychologist.

da var. Hukukçu da var. Ekonomist

There is also a lawyer. There is also an economist.

de var tabii. Bütün bunlar,

Of course, there is. All of this,

bütün bu olaylara yatay olarak

horizontally to all these events

her şeyi kesen bir şekilde

in a way that cuts everything off

baktığı zaman bunlar birleşmeye

when she looks at them, they are about to merge

başlayacak. Bu birleşme

will begin. This merger

olmadan çözüm olamaz zaten.

There can't be a solution without it anyway.

Çözüm değil bu zaten strateji olması

This is not a solution; it should already be a strategy.

lazım dediğim gibi. Strateji

As I said, it's necessary. Strategy.

de mesela bir buçuk derece

for example, one and a half degrees

stratejisi vardı zaman içinde.

There was a strategy over time.

O bile 1.7'ye çıktı son

It has even risen to 1.7 in the end.

çıkan raporlarda. Hocam çok teşekkürler.

In the reports that came out. Thank you very much, teacher.

Çok güzel bir şekilde de bitirdik.

We finished it very beautifully.

Bizim bakış açımız da

Our perspective as well

naçiz. Birkaç sene içerisinde aynen bu

I am humble. Just like this in a few years.

şekilde gelişti. Böyle bakmıyorduk.

It developed in this way. We didn't look at it like that.

Ama sizler gibi değerli kişilerle

But with valuable people like you

görüşme fırsatı bulunca aslında bu bize de

When we get the opportunity to meet, in fact, this is also for us.

net gözüktü. Biraz da umudunuzu koruyan

It looked clear. It also keeps your hope alive a bit.

bir şekilde de bitirmiş olduk.

In a way, we have finished it.

Çok teşekkürler ve dinleyicilere de

Thank you very much and to the listeners as well.

dinledikleri için çok teşekkür ediyoruz.

Thank you very much for listening.

Ben de teşekkür ederim. Sizlere,

Thank you too. To you all,

Esmior'a çok teşekkür ederim. Yaptığınız

Thank you very much to Esmior. What you did

iş hakikaten çok çok güzel

The job is really very beautiful.

ve sizin değeriniz hakikaten

and your value is truly

toplum içinde çok önemli. Akademide

Very important in society. In academia.

olanların yansıtılması açısından

in terms of reflecting what has happened

da çok önemli. Hem sana diğerin

That's very important too. Both of them to you.

hem sana Utku. Özellikle teşekkür ederim.

Thank you especially, Utku.

Burada bizi ağırlayan enerjisi

The energy that hosts us here.

üretime de özellikle teşekkür

Special thanks to production as well.

etmek isterim. Burada her şeyi

I would like to do it. Everything here

beraber görmek hakikaten

seeing together is indeed

zevkli oldu. Umarım dinleyicilerimiz

It was enjoyable. I hope our listeners...

de sevmiştir. Onlara da

but he/she loved them too.

dinledikleri, bunun için harcadıkları

what they listened to, what they spent for this

zaman için teşekkür ederim.

Thank you for your time.

Çok teşekkürler. Sağ olun.

Thank you very much. Thank you.

Altyazı M.K.

Subtitle M.K.

Continue listening and achieve fluency faster with podcasts and the latest language learning research.